Kanımca yaşamak..yazmak adına bulunabilmiş..en akla yatkın bahanedir...aslolan yazmaktır..yaşamak değil...
Günlerdir kulübemde seni hesaplıyorum sevgili
Önümde boy boy eşit kollu hassas teraziler
Bir kefeye seni koyuyorum bir yerini incitmeden
Bir kefede sahip olduğum mülklerin cümlesi
Hangi teraziye koysam sen ağır geliyorsun sevgili
Bir gece seksen tonluk demir kütle
Üzerine düştü gemideki dalgın tayfanın
Tayfa düşünmedi ölecek miyim diye
Ölüyor muyum öldüm mü diye sormadı..soramadı
aldı yedi tanrısını
ekmek hamurundan yaptığı
ve dualar etti ona
şükür sana
Diyebilsem; mutluluk vardır ölümden sonra
Diyebilsem; güzel ormanlar güzel çöller vardır
Diyebilsem; göğü ve denizi bol çeşitli diyarlar vardır
Diyebilsem; gönüllüce sevişmeler yurdudur öteki dünya
Diyebilsem; dert değildir hayatta kalmak sağlıklıca ve sonsuzca
Mevsimi gelip çekip gittiğinde bir kırlangıç
Ya da tanımını terkedip çekip gittiğinde
Şaşırıp kalırlarmış Tibetli ümmi çobanlar
Ardından anlamadıkları bir şeyler okurlarmış
Bir zaman adı Yukolda Masara olan bir çoban
Geldi hepimize o kişneyen
Huzursuz atlarıyla ölüm
Yakalandık..kimimiz otların
Kimimiz mermer yahut
Taş binaların arasında
Bir şey kaldı muhakkak
Dedi: her sebebin bir müsebbibi vardır
Dedim: bu ilke tanrıya da yar mıdır
Dedi: her eserin bir sanatçısı olur
Dedim: üç sanatçı bir esere zor mudur
Dedi: yoktan var edildi bildiğin evren
Dedim: yokluk yoksa tanrıda da var mıdır
Adınızı bir yerde gördüm
Belki aristoteles meydanı’nda / selanik’te
Belki floransa’da / senyörler meydanı’nda
Davut heykelinin önünde
Üstelik gülümserken yakaladım adınızı
Sanman ki âleme biz yâr için âha geldik
Terk edişler yüzünden her gün eyvâha geldik
Dert etmesin gidenler kalanlar ahvâlini
Hırpalayıp şu cânı sanman günâha geldik
Hemdem olduk an be an bir başka sevgiliyle
Bir kırık ekmektir nihayet
Kuşlara yeter öğünü kurtarır
Ama ne kaybettirir sana
Dişinden artanı kuşlara vermek
Ve birkaç tahta parçası bulup
Kış günü yuva yapmak kuşlara
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!