istisna çıkıyor ender nadiren
çevreye kuvvetli hızlı savrumlar
usta el yapmasın manşet smacı
acıyla yüreği yakar kavrumlar
arada okutun ölüye meyyit
başları gömülür yastık
kulakları seste gideriz
eksiz hekim eder tastik
derleniriz deste gideriz..
sönene dek şiir yan der
millet altına bir araba aldı
öküzünü satıp üçe beş ekler
düş oldular artık mazi de kaldı
avludan sesleri taşan eşekler
sizi ima etti öğretmen Ali
belirip alnım da terler
açmışım yakayla bağır
bilmediğim izbe yerler
yürüyorum ağır ağır
şart mıdır açık yoruma
eşimden dostumdan ayrı
kodun kodun ben ölmedim
dolandım karşıki bayrı
adım adım ben ölmedim
akmasın sevda nehiri
ben yapar isem yorum
yok aklından zoru
intibaı uyandırıp
taşı gediğine korum
yine her dem çığır açar salak salak laftan kaçar
birikmiş içimde hicranı gırla
gürleyip esmiştim bir akşam üstü
bülenti armağan gülbeni fırla
ne güzel sesmiştim bir akşam üstü
bilmem kim oynamış senin geninle
bağrımı yakar bu ateş-i suzan
çıkmaz yar akıldan azıcık uzan
el ile geziyor şimdi acaba
adamı çıldırtıp delirtir o zan
bir silah olsa da atsam pusuyu
şiir kaidesi kuralı çiğne
kim sayar şairden nitekim seni
alayım elime ipliği iğne
yırtığın var ise dikeyim seni
vezinsiz yığınla söz mıyır mıyır
boğarsın kağıdı sözcük öbeğe
cezbeder meraklı tür de kimseni
bir anıt yok idi şehrin göbeğe
heykel isen söyle dikeyim seni
bu meyan dökülür kafa da tüyler
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!