Günaydın, mutlu sabahlar: günümüz, gönlümüz aydın olsun sevgili günlüğüm✍🏻
Doğanın güzelliğini içimizde taşıyıp yaşamamız dileğiyle alalım elimize kalemimizi… Hasrete kapatıyorum kapımızı bundan böyle gözlerimiz aydın olsun.
Yalnız sen ve ben.. Bu saatler en güzel anlarımızı oluşturuyor… Kelebekler gibi koza örüyor sonra özgürlüğümüzü ilan ediyoruz kalemin kağıda sürtünme kuvveti ile çıkıyor tümü ortaya. Mutluyum, huzurluyum..
Mutluluğu ve de huzuru kendimize borçluyuz. Zaruri ihtiyaçlarımız listemizde ilk sırada olmak zorunda yoksa nasıl nefes alabiliriz söyler misin lütfen… Hadi aldık diyelim nasıl vereceğiz içimizde huzur yoksa!
Baktığımla, gördüğüm aynı şey değildi...
Duygularımla, kavgam ayrı telden dile gelirdi.
Bir elimdeki hisle, diğeri aynı değildi!
Önüm ile arkam benzemedi, benze desem de birbirine,
Aklımı aldılar ortalarına,
Bir de isim taktılar adına, zaman!
Oğul Sen Şehit
Anan canlı cenaze
Çekin perdeleri
İtibar etmem güneşe
Kanlı kefen içinde
Şehidim uyur
Geceleri vurgun yiyorum Anne
Ahkam kesiyor yıldızlar
Yalnızlıktan ye'se düşüyorum
Ay düşse saçlarıma
Yattığın yerde, ay vurur mu gözlerine?
Birini sevmeyi çok isterdim
Aşık olmayı, aşık olabilmeyi
Varsın karşılıksız olsun
Uzaktan uzağa
Birini sevebilmeyi meselâ
Bir isim;
İçinde yaşadığımız dünya değil
İçimizde yaşattığımız dünya; dünya
Sevmektir asl olan
Birlikte gülmek
İçimde sen yarattım
İçimde tek sen
Merhaba sevgili günlüğüm✍🏻 merhaba iki gözüm biriciğim merhaba…
Günümüz ömrümüz ruhumuz aydın olsun merhaba dünya, yaşam merhaba.
Nasılsın sevgili günlüğüm?
Allahtan sağlık, afiyet dilerim senin adına.
Beni soracak olursan iyiyim, Allah hamdımızı artırsın.
Şu an öyle mutluyum, öyle mutluyum ki toprağa oturdum kuşları dinliyor, karıncaları izliyorum çam ve diğer ağaçların altında. O kadar minik karıncalar geziyor ki mavi ince bez sırt çantamın üzerinde: Hani yakın gözlüğüm olmasa gözlerim minik karıncaları seçemeyecek o derece minik, ya da o derece yazmaktan ilerleyen göz numarasına sahibim. Aslında yakın gözlüğü kullandığım için faydasını görmüşüm hekimim öyle söyledi, numarası düşmüş.
Kaç sevda düştü ayaklarımın dibine
Kaç yalın sevda
Ne zaman ki
Kalbin kalbime yüz sürdü
Sigara misali olduk seninle
Bir yanı içilmeyi bekleyen
Belki de saat kursak buluşmak için daha disiplinli olmuş olacağız Sevgili Günlüğüm✍🏻
Yeni yaşımızın ikinci yazısı ile saygıyla, sevgiyle şükürler olsun kalemi elimize alabildik.
Vakit ikindi, çay vakti şu an İstanbul’da... Erzurum’da Sivas’ta, İzmir ve Manisa’da da çay vakittir bu değerli saatler. Gelgelelim Isparta’da kırmızı güllerin arasında demli çayımı, akide şekeri ile yudumlamayı arzu ederdim.
O’da olur inşAllah.
Toprağım uzatmış bir buket dikeni
Dikene serpmiş çiçekleri
Erzurum dillenir çiçekle, dikenle
El eder, ses eder, ben ise neredeyim?
Şakaklarım zonklar, gündüz gece
Erzurum sezmiş hisleri, başka şehirlerde dolanır;
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!