Sen Dicle ol, ben de; hep asi Fırat,
El ele vererek, yan yana aksak.
Şatt'ül-Arab'da bir, birleşip sırat,
Köprülerden geçip, Hürmüz'e varsak.
Kil tablette sevdan, ben Ur'da esir,
Kalbine asılı gönül sarkacım,
Bir sağa bir sola vurup duruyor.
Benliğimi saran, ebedi acım,
Çözülmez denklemdir, mektup duruyor.
Bahçemde bir gün kış, ertesi gün yaz,
Zehirli bir hançer, senin özlemin,
Kalbimin kanayan derinliğinde.
Ne zaman yanımda anılsa ismin,
Tutuşur bedenim, aşk ateşinde.
Özlemin kanıma karışmış zehir,
Anladık,
Güzelliğin kıyas kabul etmez…
Gecenin hüznüne, limandır menekşe gözlerin,
Aden incisi "dişlerin ve akpak gerdanınla"*,
Fahriye Abla'dan geriye kalır bir tarafın yok aslında.
Ne varsın ne yoksun gönül bağında,
Ne soğuk ne harsın yanan bağrımda.
Ne bakır ne kalay sevda çağında
Kendini tarif et, ben çözemedim…
Hem yârsın hem ağyar, aynı mekânda,
Güneyden bir rüzgar, bir sevda yeli,
Getirir zülfünden, ince bir teli.
Sessizce buradan, gittin gideli,
Kalmadı hayatın, anlamı Evin…
Beklenmedik muştu, kalbi bir selam,
Bir ebabil kuşu, gibidir sevdam,
Uyur gökyüzünde, ele güvenmez.
Yükselen çığlığı, ok ile evham,
Saplanır kalbime, başkası bilmez.
Beklerim her akşam, konsun dalıma.
Takıldı yine gönlüm, saçlarının teline,
Kapılmışken yüreğim hülyaların seline,
Havada kaldı elim, uzanmışken eline,
Boğulmak sığ sularda, payıma düştü yine...
Erisin tüm benliğim, ömrüne ömür katsın,
Gamzeli yüzünde yanık izi var,
Yüreğinde hüzün sanki sonbahar.
Ta Kuzey Kutbun'dan, güneye kadar,
İlmek ilmek bir yol dokudu biri.
Kalbinden sıcacık, esti bir rüzgar,
Mecrası değişmiş bir nehir gibi,
Bir sağa bir sola savrulmaktayım.
Yangınla boğuşan bir şehir gibi,
Sevda ateşinde kavrulmaktayım.
Dakikam saate; saatim güne,
Sevgili Alan,
Kaleminin derinliği ve şiirlerinde saklı duygular özeller. Her bir kelime, her bir dize öyle güçlü ki, okurken hem uzaklara gidiyor hem de içimde tanıdık hisler uyandırıyor. Özellikle sevgi, umut ve özlemle dolu imgelerinle, okuru derin bir yolculuğa çıkarıyorsun. Bu kadar ustaca ...
Evet üstadım, Kemal inanç konusunda da
pek mükemmel olmayabilir. Ama kainatta
tesadüflere tesadüf edilemez. Tabiat bu işi
kıvıttıramaz. Çünkü kör, sağır ve akılsızdır.
Ama varlık alemi çok mükemmeldir. O da
bir Mükemmel'den gelmektedir. Yaratıcı'yı
anlamak zor olabilir ...
Evet üstadım, Kemal inanç konusunda da
pek mükemmel olmayabilir. Ama kainatta
tesadüflere tesadüf edilemez. Tabiat bu işi
kıvıttıramaz. Çünkü kör, sağır ve akılsızdır.
Ama varlık alemi çok mükemmeldir. O da
bir Mükemmel'den gelmektedir. Yaratıcı'yı
anlamak zor olabilir ...