Dünya malıyla övünme,
Hiç beklemeden gelir seferi,
Gömülürsün sallar altına,
Ne iyi derler ne de beteri…
Sevmek, yosunlar kadar acı,
Âşıklar, onun kadar sıkıcı,
Dertler, ne yosun ne de kiracı,
Bekleriz bir umut bir sancı…
Sevdamın acısına değil günahına ağlıyorum şimdi,
Sevdam uğruna yaktığım, yıktığım insanlara,
Sevdiklerime yaptığım onca haksızlığa yanıyorum şimdi.
Sevdam deyip kendime, beynime…
Ruhuma yaptığım eziyet için ağlıyorum şimdi.
Ey zaman sana yazık ettiğim günlere, olmayacak hayallere ağlıyorum şimdi.
Yeter artık, çek geçmişimi önümden…
Çekte istediğime gideyim bende, tıkanıp boğulmayayım gözyaşlarıma her seferinde…
Geçmişin ihanetini unutup, geleceğe bir umut ışığıyla bakabileyim.
Olmamışı yok sayıp çizdiğim yolda yürüyebileyim…
Hadi göster o saf temiz berrak hayatını…
Bende sana geleceğimden emin olayım.
Masallar diyarında ıslamıştı bedenim,
Bir yudum suya muhtaçtı dilim,
Zaman, uğultusuydu gökteki rengim,
Kara bulutlardı yoğuran hayalimi…
Yürümeyi bilmeyen mahkûmdu gönlüm,
Yine içimi bir hüzün kaplıyor...
Pencereler kapanıyor...
Ardı ardına başlıyor sessizlik...
Kimse olmadan yaşıyorum hayatıma...
Ne soran nede bilen var yerimi...
Bir yoksul ailenin çocuğuyum ben...
İçimi döksem,
Nasıl dökebilirim ki…
Hayatımı söylesem,
Ne yaşamışım ki…
Kendimi söylesem,
Beceremem ki…
1. Her sabahtan bir rüya, her akşamdan bir masal yok olur.
2. Papatya kokardı gençliğim! Duygusaldım ama bir o kadar da yaramazdım. Ta ki... Şekerleme yaşımı geçinceye kadar.
3. Merhaba demeden git! Aslında hiç sorma da kimseye onun değeri sende kalmış ise; dinle...
4. Hayatta küsmek yerine, hayat ile dans etmeyi tercih edin.
5. İmkânsızı başaramayabilirim ama imkânsız bir umut peşindeyim.
6. Dağ kum dedik meğer dağ kumdan daha zormuş,
Bir gün, bu memleket taşlara bürünecek,
İnsanlar insanlıktan çıkacak…
Bir gün, hayat denilen kısa ömrü manevi yolda unutup,
Saygısız bellerde dans edilecek…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!