İhtiyar balıkçı yorgun
ütülmüş zamana
balığına,
Deniz dalga geçer
cilve yapar sandala,
O sessizce kürekleri çeker
Sıvas serin,
Sıvas hüzünlü,
Üşüdüm,
Üşüdükçe küllere bulandı gözlerim,
İnsan yakmak niye?
Bütün güneşleri
portakal ağacına asmışlar,
Bütün tanrılar
Olimpos Dağı'nda sürgünde sanki,
Sen ve ben
güneşsiz
Nice acılar gördüm
yaşam denilen kavgada,
Sineye çeke çeke
için için yanıyorum hala,
Yaşam yorgunuyum ama,
Umut çiçeklendi mi
Bekledim onca zaman,
Yok gelen giden,
Göçmen kuşlar bile
gelip geçti durmadan,
O hala gelmedi,
Dönülmez yollardan mı geçti?
Bütün denizleri gök mavisine sarıp
yüreğimin kıyısında dinleniyorum,
Sevdam paramparça
kayalara çarpan dalgalar gibi,
Dalıyorum serin duruşlarıma,
Nerde yitirdim gülmelerimi?
Aşkına yandığım,
Uğruna acı çektiğim,
Ayrılıklara düştüğüm
sevdam,
Fırtınalar arasında tutkumsun
vazgeçemediğim,
Unuturum seni belki,
Kurtulurum hasretinden...
Ama sen yüreğimin acısısın,
Acın bile bal gibi...
Otobüsler geçer otobandan
ardarda yarıştırırlar hasretleri
bir şehirden bir şehire...
Hayalden binerim
sessiz bir yolcu gibi
Çıt yok, sağım solum duvar,
Bir de yüreğim var
Ateş gibi, yanar da yanar...
Belli ki, duvarlardaki yazılarda
tutuşur yalnızlığım,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!