Bir boyun uzanır Mahşer yerine,
Haykırır asiye fasih dil ile,
Toplamaya başlar atar ateşe,
Rabbim Sen o günde bağışla bizi.
Ecel gelir ruhum ayrılır tenden,
Gazel olmuş yaprak gibi giderim,
Yalınız başına kalır da beden,
Ardıma bakmadan çeker giderim.
İnsanlarda artık güven kalmadı,
Çıkmıyorum canlar evden dışarı,
Ümütler tükendi hayal kalmadı,
Gezmiyorum artık büyük şehirde.
Dağlar heybet sarmış senin her yanın,
Kıvrım kıvrım çıkar sana yolların,
Baharda yazlarda kokar güllerin,
Dağlar sana nasıl çıkılır söyle.
Gece gündüz yollarını bekliyom,
Sabahta seherde yolun gözlüyom,
İnan ki sevdiğim seni özlüyom,
Haydi gel sevdiğim bekletme beni.
Küçük yaşta düştüm gurbet ellere,
Gurbet bana ben gurbete doymadım,
Rızkımın yoluna düştüm yollara,
Yollar bana ben yollara doymadım.
İnsanlar vefasız,insanlık ölmüş,
Kimseden fayda yok,artık arkadaş.
İyiler göç etmiş,kötüler kalmış,
Dostlardan arka yok,artık arkadaş.
Deme niçin nasıl nerde,
Rabbim niye yazmış böyle,
Her yerde doğruyu söyle,
Yaş tuğladan bina olmaz.
Kıtlık vardı Bağdatta,halk açlıktan ölmüştü,
Fakir garip bir hamal,rengi hepten solmuştu.
Bir evde taze ekmek,pişiyordu tandırda,
Duramadı hamalcık,dedi yok mudur bana.
Allah için bir ekmek,lokma girmez ağzıma,
Yanıyor Doğuda benim vatanım,
Allahın her günü şehit geliyor,
Gidiyor genç yaşta benim canlarım,
Analar ağlıyor düşman gülüyor.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!