Hele bakın Şiiri - İsmet Murat Müçtehit

HELE BAKIN

Hele bakın gardaş Osman Ağa’ya,
Bizi çok severdi sözünde güya,
İnan gerçek değil iftira bu ya,
Bir kuzuyu tek başına götürmüş,

Tandırın önünden aşmış engeli,
Kapının üstünden almış çengeli,
Kuyruk yağıyladır yapmış hıngeli,
Sarımsaklı yoğurdunu yetirmiş.

Akşamdan yapmıştım bulgur pilavı,
Horoz üstündeydi, hoş idi tavı,
Bir testi Ayran’ın üstte kaymağı,
Üzerine birde hoşaf getirmiş.

Orasını bilmem, lamı cimi yok
Kahvaltısı üç kaz, yedide tavuk,
Limonata, hazır, ayranı soğuk,
Velakin testiyi yolda yitirmiş.

Almış kadayıfı yapmış dolmayı,
Kavurmuş yanına, taze helvayı,
Önceden hazırmış semaver çayı,
Fındığı da, fıstığı da bitirmiş.

Haber verin gelsin Muhtar, Azayı,
Bir de davet edin, hâkim Rızayı,
Verelim kararı kesek Ceza’yı,
Üç kaz, Ördek, hindiyi de yatırmış.

Bizler marabayız, kendisi dayı,
Kuzu varken asla içmez çorbayı
Beceremez lakin tütün sarmayı,
Nargile dumanı ta vana varmış.

Ben kul Müçtehit'im hâsılı kelam,
Kopyaya elveda, asıla selam,
Hadi tavuğa da diyek vesselam,
Keçi kavurmayı, silmiş süpürmüş.

İsmet Murat (Müçtehit)
Halk Şairi