Sevmek kıskanmak mıdır?
Yoksa, kıskanınca mı sevmek olur?
Kıskandım, kıskanıldığımı düşünüyorum
Karşılıklı telepati yöntemiyle mi kıskanıyoruz acep?
Anlam veremiyorum
Kaynayan çay'ın buharı gibi kafamın içi
Uzaklardan görünen bir parıltı,
Gözlerini kamaştıran türden,
Ya gözünü kapatacaksın
Ya da başka yere bakacaksın.
Dakikalar geçtikçe,
Ah, ne güzeldi gülümsemesi
O gülerdi ben bakakalırdım
Daha önce yaşamamıştım çünkü
Dahasınıda görmedim zaten
İlk ve sondu sanki
Ruhum seyyar satıcıda
Gezer adım adım
Bekler bedene ulaşmayı
Sıkılmış benden
Uzaklarda gül açar
Sen karanlık yolda sokak lambasısın
Sen güneşli günde serinleten denizsin
Sen kör gözlere rehbersin
Sen dikenli kırmızı gülün vazgeçilmez kokususun
Hayranlıkla baktığım kadın
Soğuk duvarlar,
Karanlığa imgeli yaklaşımlar,
Bir perde çeker gökyüzüne
Ama sen zümreyi tazip etme
Mütefekkir olmak gerekir
Balık gibi
Her gün sokağı tekrar tekrar izliyorum.
Kelebek gibi
Kıpraşıyorum derinliklerde.
Ne yazdıklarım akılda kalıyor,
Dalgalı denizde savrulan yaprak gibiyim
Yönümü şaşırmış, anlamsız bir şekilde
Varacağım yeri bilmeden gidiyorum
Martılar üstümden geçip beni önemsiz olarak gördüler
Denizde kalabalığım sadece, çomaktan farksızım
Sen uzaklardasın, ben yollarını gözlüyorum
Kayıp kişiliğim, özümü bulamıyorum
Aramaktan yoruldum, sadece seni beklemek istiyorum
Belki ben sendeyim, kendimi sende bulmak istiyorum
Sana güveniyorum
Siyah duvar,
Üstüne beyaz boya akıtılmış
Yıldızlar gibi parıldadı
Ama sinir bozucuydu
Bir hayat,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!