Haşim Kalender Şiirleri - Şair Haşim Kal ...

Dağlar pamuk olur biner sırtına
Kesmez bıçak olsan biler götürür
Hani aşk dediğin deli fırtına
Senide benide alır götürür

Kendinden geçersin daha bilmeden

Hilalin kanıma aksettiği an
Yıldızın önünde diz çökmesidir
Şehitsiz öksüzse bu aziz vatan
Ananın gözünden yaş dökmesidir

Bakışlarım okşar gülüşüm nazlar

Dünya birleşti geldi, hasta dendiğim anda
Yenilmezleri yendim, tarihte izi kaldı
Çanakkale bir yanda, İstanbul diğer yanda
O güzel şehre köprü, haçlının gözü kaldı

Mehmet yalın, Mehmet aç, vatan Mehmet'e muhtaç

Kavgalılar barışır bir gecede iş biter
Kimse almaz üstüne suçlu ortadan yiter
Çıkar öne çıktı mı? gelen gidenden beter
Gıyak emeklilikmiş şeytanın aklı ermez
Toklar tok ile gezer açlara selam vermez

Bir yara var bedenimde kanıyor
Ağlıyorlar sokaktaki çocuklar
Bilmeyen kollarım kırık sanıyor
Bağlıyorlar sokaktaki çocuklar

Vurdumduymaz gezer yalnız başına

İçindeki ateş kurar heceyi
Görünmez yangının közüdür şiir
Korkulu rüyalar bölse geceyi
Ayrılığa ağlar sızıdır şiir

Asırdan asıra köprüler kurar

Tırnağın var ise başını kaşı
Hayallerim suya düştü emmolu
Düşmana nispettir dost vurur taşı
Dost dedimde dilim sürştü emmolu

Atı alan üsküdarı geçiyor

Eli deynekli herkes vuran vurana taşı
Birileri köşede doya doya bakıyor
Kuma gömer başını görmezdi deve kuşu
Yine görmüyor amma şimdi aya bakıyor

Dünü tez unutuyor bu günden dem vuranlar

Bu ülkeyi bir merminin ucunda
Sırtlayıp omuza alandır Seyit
İmanı saklıydı kalkış gücünde
Kaldırıp namluya salandır Seyit

Vatan için cephe cephe dolaşan

Göz ardı ederek birilerini
Hedefi vururken hiç görmediler
Niyedir ülkenin irilerini
Dikilip dururken hiç görmediler

Ayağı en verdi cebi dolanın