Ah..sen çocuk,
Ne anlatıyorsun öyle dudakların titreyerek
dönmüşsün Kıbleye........
Gözlerinde şimşekler çakıyor,
sağanak yağışlı bakışların
alışkın değil bu çöller çocuk....
İn....in hayatın kalbine,
hisset kalp atışlarını tohumun,
hisset, şahdamarında ki yaşama telaşını
Bilmem,, kaç bin tohum, sürmek üzere
bekler Mevla'sının emrini...
GÖNÜL
Lisanım tükendi, gönül elinden
Anlamadım gitti senin dilinden
Taş olsa anlardı garip halimden
Yaktıgın hayatım virane gönül
Biz komşu üç köy idik,Anadolu da
Türkmen,kürt,alevi,,,,,
Kardeş gibiydik,kız alır verirdik,
Birgün köye bir büyücü geldi........
Köylülere birşeyler söyledi...
Köylülerin,yüzü gerildi...gerildi..
Kim o.....! !
Kim o..? bu saatte.......
Bir dakika geldim
Aaaa! ! ! ......sen....sen ha....! !
Ne yüzle gedin...hayır..hayır..
yüzüne kapatmalıyım kapıyı...
Acideniz dalgalari,
yasli sahilleri döverken
Aklar giyinmis iskeletim
zincirlerini kirar
Sogur ellerim
kilitlenir koynuma
Ezelden ebede bir yolcuyum,hancı
Serimde binbir fikir yorgunum,hancı
Gözlerim uykuya dalmadan,hancı
Hesabı kesiver de yoluma çıkmasın,hancı
Her rengin,bir anlamı var idi, hani....
Neden siyaha bürünmüş makberin fani....
Gül diye kokladığın,o körpe teni...
Kim öpecek şimdi, soluk bedeni..
Farkındamısın ey beyhude,zaman nasıl daraldı
Ar utancından siyah perdelerde asılı,asılı kaldı
Saygı mum gibi eridi,pervasız davalar her yanı sardı
Çocukluğum yandı,gençliğim yandı,yaşlılığım yandı
Yüzümün bahçesinde, eser şimal rüzgarları
katmış önüne,
küflenmiş güz yapraklarını
çorak göz pınarlarım, kurumuş bak dudaklarım
nadasa kalmışım yıllarca,
Ondan çatlak hep topraklarım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!