Hasan Yıldız Şiirleri - Şair Hasan Yıldız

Yarab bugün de tükendi işte
Bir araya gelmedi yaka, artırdık dişte
Ömrümüz geçiyor herdaim işte
Sana borcumuzu nasıl öderiz bu gidişle! !

2006

Bu akşam Allah adın zikrederken bir damla yaş düşerse Yarab

Sana açılan bu mazlum kulun ellerine,ne mutlu Yarab

Sana yönelen bu yüreğe ne mutlu Yarab

Kim sürer su gibi yüzünü toprağa
Can verir kurumuş dal ile yaprağa
Secde eder her damlada Allah'a
Yanar yürek su içinde Vallaha

Aşk ile yaratılmış topraktan yürekler
Kul,kulluğun edince, alkışlar tüm melekler

Açılınca eller duaya, boşa gitmez emekler
İnsan,neler ister,kabul olur gün bitmeden dilekler

Şafakları inletirken ezanlar,kul uyur
Rahmet inerken yeryüzüne,kul uyur
Rızıklar bölüşülürken okka okka,kul uyur
Kul kalkar,rahmet kalkar,rızık biter,kul uyur

Helaller haram oldu gün ağarınca
Nur sızarken pencereden seccadelere
Dualar katar katar düşmüştü yola
Yok idi bir nefes,bir nefes mola

Ezanlar okşarken şafağın tenini

Bir tokat,bir tekme,ağız dolusu küfür
Gözleri dönmüş çabuk ver, nerde o mehir
Belli tüketmiş sıfırı almış hep zehir
Dayanır mı bu gidişe olsaydı nehir

Aşkın hiç acıması yok bunu bilesin
Alırsa deryasına dikkat et boğulmayasın
Fazla derine dalıp onun yalanına kanmayasın
Bulur..! seni de mecnun ettikten sonra bir başkasını
Dikkat et açmadan goncan fazla sararıp solmayasın

Yapışmış kalmışsın üç-beş kuruşa
Yarı tok, yarı aç, dil.... ne konuşa
Gece gündüz çalış,emekler gitti mi boşa
Geldin mi şimdi hesapta olmayan yaşa
***
Şimdi suyun gölgesinde terliyorsun

Yıkılmış senden kalan bentler... yar
Artık savunmasız yüreğimin şehirleri... yar
Senden kalan son burctu gözlerimde ki bakışlar... yar
Sen, sen vefasız,avuçlarımda şerbet gibi döktüğüm ter
Gel, gel de bak yüreğimde sana ait olan ne varsa yerlere ser
Gel de düşmanlar kuşatmadan benliğimi bende ki emanetini geri al....yar