Ben beni bildim bileli
Çoraplarım fileli
Çok zaman geçti canım
Ben yürekten güleli
Masum bir ruh değilim
Tüm erkekler sevgilim
Direne direne
Bindin o trene
Ne gereği vardı
Öyle sert frene
Ağlayarak geldin
Şu koca dünyaya
Bir boyun masajı eşliğinde
Bir şehvet mesajı eşliğinde
Tenlerimiz gölgede buluşur
En düşük notası değil midir
Şehvet zaten aşkın
Kavramsal beraberliğimiz
Ve vahşi güzellik
Şehvet gözlerden akarken
Düşünme yetisini bloke eder
Büyük göğüsler büyük arzular doğurur
Altın değersiz olur ve anlamını kaybeder
Çünkü ordaki tek altın artık o altın saçlı kadındır
Bak ay geçti yıl geçti
Çoğu bana kıl geçti
Ah sevgili yaşamım
Bakın da nasıl geçti
Geçmişi kapatmışız
Göz görmeyi bilse
Bir bakabilse
Gerçeğe inat
Ruhunu kanat
Yılların bayat
Bu sanma hayat
Opus karanlığında
Sözgelimi bir aşk
Bayrak gibi dalgalanır
Gümüşbalığı ay üstüne düştüğünde
Hazine avcılarını oyalar
Nehir göz kırpar
Oh be çok sevindim
Ölmek yalanmış
İnsanlar kör mü olmuş
Buna inanmış
Ölümsüzlük iksiri
Yürümekteyse şifa
Yürü ki çekme cefa
Yürümekteyse deva
Yürü durma bu defa
Sürmek istersen sefa
Tam önündeyim
Zaman kartı ellerimde
Bir yanım geleceği beklemekte
Ve tüm güzellikleri ertelemekte
Bir yanım geçmişe hükmetmekte
Ve çaresizce kükremekte
Muhterem Kardeşim Sevgili Handan.
Çok oldu gidişin,dön artık...tamam!
okan er izmir
Demişsiniz ki,
' Maillerimde sık sık ''Sevgiyle ilerle'' diyorum ve bazen yanlış anlaşılıyor. Sevgiyle ilerlenin hikayesi farklı aslında :)
Artık yaşamımdan Sevgiyle Kal cümlesini çıkarıyorum. Çünkü bizler kalmak için değil, ilerlemek ve kendimizi en
gelişmiş haliyle deneyimlemek iç ...