Sende biliyorsun kara kız
kıçı kırık chat sokaklarında özgürlüğün tadını
(kitabımda yazmaz ya)
alma dedim ağzına
birikmiş kahpe ihanetlerimin
pişmanlığı soluyan itiraflarını
Hatırlat bana sevgilim
kimse görmeden, kimse bilmeden
ve kimseler anlamadan
hain bir plan yapmalıyız.
Hatırlat bana sevgilim
Digital ve 450 MHz hızında büyük bir aşktı
iki yıllık harddiskime verileri yükleyip
sanal sanal yığdığım.
Hangi pentiumu açsam, aynı windows sessizliği yüreğimde
ekran kartını ölçmeye yetmiyor çözünürlüğüm
Oysa kuş konvoylarımız vardı eskiden,
alkış tutardık avare, bembeyaz bulutlara..
Kıpır kıpırdı içimizdeki yaşam sevinci,
misket oynardık her sokak cebimizde..
Sen kaybolmuştun hani
çukur gamzeli o şehrin
otel Çağlayan'ında
O gece dolunay vardı
ve küstüm çiçekleri
Sen 'kırmızı başlıklı kız' masallarıyla büyümüşsün Kuş Yuvası
ünlü bir diplomat hastanesinde doğmuşsun özenle itinayla
ve etrafında koşuşmuş hemşireler doktorlar
kibar doğum yapmış sayın hanımefendi anan
teşhis sezeryan
yirmi derece oda sıcaklığı
Her özlem bir dilenci çingene ve tozpembe
Her ayrılık bir akşam ve sonbahar renginde
bir varmış bir de yokmuş diye başlarken masal
gökten üç elma düşer hepsi yanar ateşte
Yaşadığın yalnızlık bir tenha anlaşılmaz
Bir yanda zehir zıkkım bir yanda acı kahve
Tokat'ta yaşıyorsam hatır kırk yıllık diye
şu Kışla bağlarının gökyüzü türküsüydü
bülbülün güle aşkı yetmezken nefesine
Ruhlarla sevişmeyi aşkı burda öğrendim
Sanki ruhum dört duvarın arası
fikirlerim darağacı dibinde
umutlar ki keskin bıçak yarası
şafağın kor rengi kanar kalbimde..
Gökte bulutlar, denizde dalgalar
İstanbul
tarihi Galata Köprüsü
beyaz martılar eşliğinde
telaşı yitik deniz
sonra cümbür cemaat
serin bir akşamüstü
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!