Hayvan otlatırken düz meşede
Yalnızlığın sabahlarında
Siyah bir yağmur bulutu
Kapladı ortamı
Sicim gibi yağmur yağmaya başladı
Doğa yeşilden gelinliğini yeni giydiği sıralarda
DUDAK BÜKER GEÇERİM
Tutunacak ne bir dalım
Ne de bir dost kalmadı.
Sabret, dayan diye, diye
Yılarım ne çabuk akıp, geçti gitti..
EŞİT OLACAĞIZ
Böbürlenme öylesine
Hor görme bu insanları
Tepelerden bakıp aşağılama
Güvenme olduğun mevkine
Oturduğun koltuğa, şanına şöhretine
ESKİ GÜNLERDEN
Bakma geriye dönüp, dönüp arkana
Dünyayı tersine çeviremezsin
Geçen yılları geri getiremesin
Geçti artık o yiğitlik, o güzellik
Yüzün çizik, çizik, kaşlar, saçlar ağarmış
ÇOCUKLAR SİZ AĞLAMAYIN
Bu analar, bu babalar bu kardeşler
Çok acı çektiler, çok gözyaşı döktüler
Çok eziyet çektiler, yürekleri sızladı
Başları ağrıdı, endişeleri çoğaldı
Bari bundan sonra çocuklar
DEĞİŞİM
Sacların bembeyaz
Yüksek tepelerdeki karlar gibi
Bazı yerlerin hafif siyah
Karı erimiş, toprağı görünen tepeler gibi
BU GÖNÜL ÇARESİZ
Yanar dağlar patlar sanki içimde
Kraterler açıldı sanki yüreğimde
Acılar, dertler yumak, yumak içimde
Tarif edilemez anlatılmaz biçimde
Tarif edilemez bu gönül çaresiz
Sevdim seni bir kere
Sevemiyorum diyemem ki
Acılar yumak, yumak içimde
Acı çekmedim diyemem ki
Acılarla sevdim seni bir kere
Anam işlikte çul dokurken
Dağlar benek, benek kar
Karlar yavaş, yavaş erimiş
Yol bulup ığıl, ığıl
Toprağın kılcal damarlarından
Bir sevda gibi aşağılara inmiş
Aşağıda dereler, çaylara sular yürümüş
Öylesine çekip giderken yol boylarından
Nice evler gördüm kapıları kapalı,
Nice evler gördüm kapılarında kilit asılı,
Ses seda yok, sokakları bomboş..
Ağaçlarda,rüzgarlar çığlık, çığlık
Yalnızlık türküsünü çığırır durular..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!