doğum ile ölümün,
ne don tutmuş sabahı
nede karanlığa koşan akşamıydın.
kara kışımda
yazdan kalan gün.
gönül sarayımı kuşatan
sonsuzluğa kapılan düş,
zincirleri koparan umarsız gülüş.
gözlerime kan
dağların zirvesine kar düşmüş.
baharı bekleyen sevdalıları kurt,
birbirine sarılan aşıkları ilkbahar bürümüş..
Sakın ha, sakın!
Kem gözlerde bakışların,
Vurdum duyamazsın.
Kökte var bencillik,
Yaprakların da düştü gamzecik
Saçlarına çiçekler takın,
bilmiyorum bilemediğim.
anlatmaya gücü yok kelimelerin,
sağ yanım buz sol yanım ateş.
anlatamadığım.
siyahi gecelerde üzerime sis gözlerin.
renklerim soluk gökkuşağı nefesin.
içimdeki sensizliği dinledim,
gecelerin bulaştı rengime.
korkuyorum!
gözlerim de,
renksiz kelebeklerin ömürleri toprak rengime.
h.y.seviyorum seni ölürcesine
sevinçler kırlangıç kanadında taşındı.
ebabiller taş taş çile bıraktı.
gülen gözler karardı.
gerçekler ah şu yaşaması ağır gerçekler.....
bilinmeyene atılan ilk adımla göçler başladı...
.h.y.benimle gel desem
her sevgi kırılan camların keskin ucundan bir cizik attı ellerime.
ya sen şah damarımı bölen.
kanımdır güneşe damla damla düşen.......
..h.y....sabahları gün doğarken ve akşamları gün batarken
kızıldır güneş bilirmisin neden?
tüm zamanlarda olduğu gibi,
dışarıdan içimdeki yağmurun sesini dinliyorum.
içim çekiyor,damlalar gözyaşımda,
bir tek onu görüyor ve hissediyorum.
h.y.üzgünüm doğa ana,ben böyleyim.
çiseleyen yağmurda
ölmüş şehrin can damarında
usulca atılan her adımda
karanlıkta kalan duygulara
asice vurulan damga
yüreğim ağırdır pamuk ipliği taşımaz.
kara korkuluklar od gömlek yakmaz.
kartala hürmet, semada sevdalar,
sürüsüne lanet bağırıyor kargalar.
güneş firari,tutsak alın terim.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!