Araya mesken girmesin,
Zaman bile, su misali çağlayana özeniyor işte.
Nerde geçmişimiz halbuki.
Nerde tek sığındığım limanım.
Boş kalıplı, yavan sözler teselli değil,
Tesellisine de yaşamıyorum artık.
Yaşamaktan vazgeçtiğin zaman gel bana,
Beklentisiz ve sadece kendin için.
Yollardan da vazgeç, biçare umut etmekten de.
Hep bir adım kala kaybetmekten korkmadan gel.
Bu şehrin büyüsünü saklamadan...
Gözlerini yere indirmeden gel.
Küçüğüm, aksi havayla beraber geliyor hasretin.
Nitekim uzak, nitekim alabora.
Deniz mavisini ala çalmış,
Bu akan hasret pınarı.
Küçüldükçe küçülüyor yerim,
Sığınmak belki mümkün, belki imkansız.
Alfabemi hep yarınlara erteledim, gittiğin günden beri.
Seni ben böyledemi görecektim,
Bu denli yorgun, bu denli çaresiz.
Gözlerinde yaşamayı bulduğum, konuşabildiğim ama hiç yazamadığım,
Sendemi bir gün gidecektin.
Oysaki tüm diller sende güzeldi, duyduklarım hep sendendi,
Ölüm acısı bile kırk günde dinermiş,
Bu saydığım kaçıncı kırk gün halbuki.
Tüm umutlar geceleri uykularında seni hıçkırıyor.
Ne denli yamaçlara saklandın bir bilsem,
Bir bilsem, nerdesin?
Bu esen rüzgar söyle yoksa sen misin?
Senden sonra bu şehir de beyazı benimser oldu.,
Yer gök sadece beyaz.
Başka renkler manşet olmuyor inan,
Gazeteler bile beyaz puntolarla basılıyor.
Yani bomboş hayatlar var,
Sen nerdesin, bilmek olabilseydi keşke.
Kapıyı vurmadın,sessiz oldu hiç olmadığı kadar gidişin.
Yatağını hiç bozmadım, öylece derli toplu aklın kalmasın dedim;
Kimseye izin vermiyorum oturamıyorlar bile.
Duvarlar is oldu gelmediğin her günün hatrına,
Kolay değildi kapkara bir dünya bıraktın giderken,
Sen suçlu değilsin, elinde değildi,
Yeni kurumuş, soğuk beton kokuyor koridor köşeleri.
Her dönemeç, bir çığlığa bırakıyor kendini.
Gökdelen misali uzanıyor katlar.
Bir aşağıya bir yukarıya.
Bilmem kaç can yatıyor burada.
Gariptir, çekmeden bilinmez bu acı.
Öyle boynu bükük duruşuma aldırma sen benim;
Ben şehit çocuğuyum.
Arada, gözlerim fütursuzca dalar sadece,
Ufkun en solgun yanında sadece babamı düşünürüm.
Bundan birkaç sene öncesinde babamla beraber yumdum gözlerimi ben.
Canımdan da geçtim, yaşadığım her nebzeden de.
Akşamları mecalsiz yakarışlardan korktuğum bir hayatı bir köşeye bırakırım,
Gün ışıklarıyla doğan ve karayelden yanlı umutlarım,
Hep teslimdir bensiz bir yana,
Ah ulan pişmanlıklarım, ah ulan nedensiz amaçlarım,
Ne denli değil mi, bu çaresizlikler, pişmanlıklar;
Bir hiç uğruna sarf edilen yalanlar...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!