dim dik ayakta bir dag gibi heybetli duran kocanın;
yine dim dik ayakda olan dagın karı!
agzına bakaradı kacsının ne çıkacak diye...
çıkan kelimeye dikkat iteat; emri telakkiye
islamla hür olmuşdu..
ALLAH"ın emri diye iteatkar olmuşdu.
görmezdi gözleri beyinden başkasını!
beyinin izni olmasa görmezdi atasını
o hür bir kadındı!
ne eşyanın esiri oldu ne hizmetcisi
ne nefsine uydu ne çokdu beklentisi!
dünya ya geliş gayesini bilir
ALLAHın emri üzere giyinir
ALLAH rızasısı için sever sevilir
ALLAH rızası için egilirdi!
o hür bir kadındı..
çocuklarına annelik vazifesini yapan
onlara gerekli egitimleri uygulayan
onlara sadece dinini miras birakan
mal mülk bırakma gayretinde olmayan!
rızk ALLAH"dandır deyıp uyaran!
peygamberni yaşantısına örnek alan...
o hür bir kadındı
hatice kupra derdi örnek gösterirdi
söylemleri dilde degil yürekden gelirdi
kocasını haticetul kupra gibi desteklerdi
o kaca dagının karı
bulutdan inen damlaları
o tohum bırakılan verimli topragı
o meyva veren agaçları...
o hür bir kadındı
ve öylece yaşayacakdı..
yangın yeri!
yangın biti geç kaldın ey hasretim!
senle besleyip büyüttügüm yeri nadas etdim
kalmadı senden ne bir damla nede katre
yangın yeri sevgi bitmez epeyce!
bak! madem geldin geçde olsa!
dayanabilecek misin yüregin seviyorsa!
başına buyrukluguyun sonu burda
yangın yeri umut bitmez epeyce!
ola ki RAHMET bol bol yagar
bu kömürleri seller ile yıkar
belki deniz kabarır tusunami cikar
yangın yeri sevda yeşermez epeyce!
umutlarımda yandın o afetde
geçmişin izleri yanmadı nedense!
senin için farketmez yanan bekirse!
yangın yeri mutluluk bitmez epeyce!
yeni moda aşk
bir gönle girmek için ugraşacaksın!
diller diler dökeceksin!
karşındakinin zaaflarını tanıyıp
o zaafları kullanacaksın!
hiç ummadıgı bir anda onu unutturacaksın!
acımasızca davranıp onu kıracaksın!
haketmesede agır şekilde suçlayacaksın
önden dediklerini bir kenara koyup!
yeni söylemler ve eylemlere başlayacaksın!
masup olup hakkını helal et nidası..
arkasından umursamazlık havası!
dost dahi kalmaya niyetli oltada balık
kafası karışık adam olmuş çorbalık!
sormazlarmı bunun hesabını sana!
haykır betbah ettigini dünyaya!
yok ama yapamassın!
sevdigini yada sevdirdigini kimbilir?
zaten yakınında degildir!
bir kariyer bir çevre...
karşıdaki ne durumda hiç düşünme!
haykır durmadan seviyorum nidası
gözlerde birkaç damla timsah aglaması!
bu aşkda zamanın yeni modası...
yok be hayat bildigin gibi degil
yüregimde yaralar açıyor emmi.
biraz mutluluk çok zor görünüyor
kelimeleri bile benden kaçar emmi!
vaktin olsada dinlesen geçmişimdeki
bir dilek!
bir dilek dutdum ki yüregimden!
kabulunda kurtuldum ebediyyen.
nemlendi verdigi gözler!
titredi bogazımdan çıkarken
sözler!
savruldu kuru yaprak gibi beden
kıpkırmızı suratki; edebinden!
huzura kabul en büyük ikram!
senden başkasına ettirme ram
verdigim sözden dönmeme izin
verme!
al canımı rızayı kazandın de!
ALLAHIM...
bir yudum sevgi!
oturup kalabalık olan bir köşeye
el açtım gelip geçen kişilere
bakıp birem birem yüzlere
bir yudum sevgiii!
giyim kuşam yerli yerinde
kokular degişik biçimde
duygular farklı farklı yüzlerde
bir yudum sevgiii!
gülenlerin gülüşleri sahte
sadece yaptıkları nazire
hepsi muhtac dilendigime
bir yum sevgiii!
boş kaldı günün sonuda
yorgun halde barakamın yolunda
bir yavru! yavru basmış bagrında
bir yudum sevginin ötesi onda!
bomboşdu koca şehir gecenin içinde!
bir ben vardım bir gölgem peşimde! !
yaklaşırken ışıkdan ışıga..
bir ben önde bir gölgem ilerde...
bomboşdu koca şehir...
gezip dolaşdıgın ama ibret almadıgın
bakıp da görmedigin hakka dalmadıgın
mumınim deyip paylaşımcı olmadıgın
ankebut huylarını kaldır da at gitsin!
yemek deyince eşini dahi tanımıyorsan
hırs ve hasatle deveyi bogazlıyorsan
aç gözlülükde medyenlileri zorluyorsan
karun ve hamman duygularını at gitsin!
rızkını yük olarak sırtlayıp eşek gibi taşı
rezzaklıga soyunup dik tutarak yürü başı
kimse yedirme çöpe dök pişirdigin aşı
hor görerek bakan o duyguları at gitsin!
yıkmadıysan; İBRAHİM gibi tapınak putunu
gizliden gizliye takipse firafunun tutumu
yükleyerek kadere işledikleriyin suçunu
KURAN"dan habersiz yaşamı at gitsin.
önder bildigin peygambere tabii olmadan
nasıl yaşamış hiç araştırpda sormadan
sarılarak kendini dinine islamlaşmadan
müslüman gibi yaşamıyorsan; at gitsin.
bu gidişe dur diyecek dostlarında yoksa
seni övüp pof poflayanda gayet çoksa
yanına mazlumlar selam verip ugramıyorsa
seni pof poflayan dostlarını da at gitsin!
geçip giderken gün son ışıgı dagın ardından!
bir parça kopar yalnız kalan yaralı bagrımdan.
kafamda agrılar dayanılmaz en agırından!
aylar bile otuz iki dercesine gelir üzerime!
küsmemek için hayata,başlar mücadele!
sevgi denilen fazla degil beş harf iki hece
varlıgı mutluluk yoklugunda dayanılmaz işkence
içimde hüzün içimde keder içim keşmekeşce!
aylar bile otuz iki dercesine gelir üzerime!
küsmemek için hayata; başlar mücadele!
hayat bana hep kuytu olmuş yok düzü!
bir kaç kelam edem desem söyletmez sözü!
aylara dahi güsteremmedim bendeki yüzü
onlar bile otuz iki dercesine gelir üzerime
küsmemek için hayata; başlar mücadele!
sardı yine akşamların hüznü
bahar beklerken yine güzmü
bagrımda yanan kor mu közmü
kendimi kendimden aldı akşam
güneşin ışıkları dagların tepesinde
ızdırap uzak degil tam ensesinde
kabuslarla dolu akşamın gecesınde
kendimi kendimden aldı akşam
yalnızlık damarımda dermansız dert
dost olmadıgı gibi kalmadı tek fert
çelikden daha soguk daha da sert
kendimi kendimden aldı akşam
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!