Vurunca gözlerimin üzerine yankın
Baştan başa senli düşüm
Kıvrandıran bir yılan gibi sancın
Bıraktığın eşsiz gülüşüm...
Gayet uçarıdır bakışlar önce
Sonra yerde gezinen yakarışlar
Sızlanmalar akıp giden telaş içinde
Geri bırakılır zamanla hep artıklar
Aslolan
Aşktır...
Ardından uzun uzun baktım.
Uzun vagonları gibiydi istasyonun.
Hiç geriye bakmayan,
Korkusu gibi biletsiz bir yolcunun.
Usta bir koşucunun yarım gözleri gibi;
Yandan bile gözlemeyen.
Aşklarıda düğüm düğüm çözsek.
Ellerimizin becerebildiği kadar.
Sonra hiç unutmasak hep görsek.
O buğulu rüyaları,sönmez güneşleri.
Yaşamak zamanları.
Beklediğim bir yer var bilirmisin?
Bilirsin elbette,unutmak zihne düşmeden.
Her gün hani bir köşe başına gelirdim.
Fırtına seni sürüklerdi,sahipsiz geceden.
Koydum yine gövdemi oraya,pir bekledim.
Bir haber mutlu kılmak için beni
Bir haber süründürmek için gövdemi
Terazi varmıdır eşitliğe inanan
Dengeler mi sevinç ve kederi
Hüznün yarısıdır,aklın düşte kayboluşu.
Adım adım yaklaşıp karanlığa,
Saklamak çok eski bir gelenektir,soysuzu.
Ve aşk ani iner göğsündeki ayrılığa.
Düşünmek şimdi bütün büsbütün.
Hüznün bir tarafı akşam,
Yarısı aklımda karaduman.
Silkinirde üzerimde durmadan,
Aşk.
Korkunun getirdiği ne yaman.
Daha büyük acılar ayartabilir beni,
Çok daha keskin bakışlar.
Gökyüzünün derin mavileri,
Yada maden ocaklarındaki karanlıklar...
Bir kör anlayabilir ancak,
Al gözlerimi.
İki bakış sunacaklar sana
Bırak başucuna..
Seni görürler ikilerim
Sana yağmur bırakırlar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!