Son şimşekte çaktı
Gök birden karardı
Başaktaki akça buğday
Güneşi beklemeden sarardı
O kadar biriktin ki
İçimde
Artık saklayamıyorum seni
Seni seviyorum demek
Nasıl bir duyguymuş
Karanlık güneşi boğdu
Semada yıldızların
Raks ettiği bir gece
Yapraklar sararırken
Bir kız doğdu
İçimi yaktı
Artık gidiyorum dediği
Cümlelerde ki heceler
Onu düşündüğümde
Ay gibi pırıl pırılda olsa
Uzayacak yer tutacak
Dişin tırnağın
Dualar edeceksin
Dolu olsun diye
Sevgi bardağın
Bize kimse, avuçlarıyla mutluluğu sunmadı çocuk, kimse elleriyle bize gül dermedi, onu yakalayabildiysek, içimizde sürekli kor halinde tuttuğumuz umut ateşindendir. Akide şekeri değildi ceplerimizde ki, yarınlarla doluydu ceplerimiz,hangi yarınlar dersen, o aydınlık yarınlar.
Ben dediğini tuttum beynimi aydınlıklarda okuttum anne. Büyüdüm kocaman bir adam oldum, anlamadığımı sanma, çok iyi anladım o meşakkatli yılların, içimizde bıraktığı derin izleri.
Yağmur sularıyla yıkanırken
Toprak bir evde hayallerim
Duru bir sevda gibiydi çocukluğum
Ressamın bile imrendiği
Mat boyalarla
Ecellerini duvarlara işleyen
Tahta ranzalarda bir ömür yatan
Her çiziği ömürden bir günü
Gülen dudakların sabahına hiç uyanmadı. O hayat suyunun içinde bile, bir çıra gibi yandı. Bir ömür çileyi eliyle ördü, çok az gün gördü...
Belki birkaç dağı aşamadım
Ama bilesiniz
Ben beyhude yaşamadım
Ara sıra sınardım hayat bilgimi
Çocuktum
Bırakma
Korkma tut yakamdan
Bir manga yaşanmışlığın
Önünde
Kurşuna diz beni
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!