adını yazmışım gönlüme
haykırmadan gel,
kapılar ardına kadar açık
kapamadan gel,
gözlerim ağlamaya meyilli
ağlatmadan gel,
uzaklara gitsem
dağların ardına
kimsenin beni bulamıyacağı
hiç bir insan elinin deymediği bir yer bulsam olmaz mı
olur elbet neden olmasın
ama sen,
şansızlık ruhuma ve bedenime işlemiş olmalı
ne yapmaya kalkışsam
hangi yüreğin peşinden koşsam
hep gele...
bir kere de benim istediğim gibi olsa be hayat
bir kere de benim istediğim gibi olsa
iki yabancıda olsak...
aynı havayı soluyor,
aynı gökyüzüne bakıyoruz...
iki yabancıda olsak
aynı umutları taşıyor
özlemlerimle yankılanan sokaklar,
her gece gözyaşlarıma isyan eden kaldırım taşları,
bakmaya doyamadığım yıldızlar
ve yeni doğan gün
günaydın...
bu gece sakın ağlama
yorgan altında sayıklama ismini
resimlerine, gamzelerine bakma
değmez bir gönül uğruna, ömrünü harcama
sen yine bilyelerinle oyna
pencereler arasından izle gökkuşağını
ne kadar oldu geleli buraya bilmiyorum
on, ya da beş saat
ne farkeder yaşamımda sen olmayınca
ne fark eder günlerime doğmayınca...
ne farkeder demezdim aslında
başlıyorum bu boş satırlarıma
ellerim tutmasa da
avuçlarım kanasa da
yüzüm ağlasa da
Senin için değil...
kimbilir İstanbulun hangi yakasındasındır
belki karşılaştık belkide hiç görmedik birbirimizi
aynı havayı soluduk
aynı sudan içtik
belkide aynı parklarda gezdik...
ne kalbimin son bir kez atışını duydun
ne de dilimden süzülen aşkımı.
pencereme kuşlarda konmuyor artık
günün doğduğu bile aşikar
yıldızlar desen hiç yok
martılarda paylaşmıyor artık simidini
gökkuşağıda bana küskün tıpkı senin gibi
liman dan gemiler kalkmadan
göz yaşlarım denize ulaşmadan
hadi kalk gel
yüreğim karaları bağlamadan.
gittin göremedim
ben senden başkasını görebilirim sandım.
gittin duyamadım
ben senden başkasının sesini duyabilirim sandım.
gittin ve her gidişte olduğu gibi
içimi yakıverdi nefes alışlarım
şimdi dudaklarımdan süzülen
en kısa ve en anlamlı sözcük
sadece gel
yüreğim yalanlara sarılmadan.
perdeler hiç aralanmıyor artık
camlar desen kapalı
kapı çaldığında pek umursayanda yok
hele birde mezelerin önünde de ayrılık olunca
bu sarhoşluk hiç bitmiyor
sınır dışı edildim yüreğinden biliyorum
ellerin mesela yada gözlerin
nefarkeder ki dokunan sen olunca
sevmezmiyim seni sanıyorsun
dokunan başkası olduysa
ben inan ki her defasında dişlerimi sıkar
seni bana sorana herzaman sevdiğimi söylerim
sen kabul etmesende
ben herzaman seni severim
ama sen şimdi şeytana uyma
hadi kalk gel.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!