Akşam oldu mu
Bir trafik bir trafik
Kim nereye gidecekse oraya
Daha ziyade evlerine tabi
Çünkü şehrin göbeğindeki karakol
İki defa basılmış
Kudurmuş kurtlar gibiyim ağzım asit ve salya
Ayrılığının katran zehirini içerim yüreğim balya balya
Adam yazıyor,
Hanım kızımız da öyle...
Veya hanfendi
Şiirinin içinde,
Sağ gidip salim dönemedigim
Şehirler dağlar yok
Sanki kelebekler uçuyor gibi her yaprak
Su yürüdü nebata nasıl uç veriyor bak
Kırk yıllık gövdeye su çıkarıyor da bir vinç
En dertli kula bile yılda bir kerre sevinç
2005
Eğer kanunlar olmasa
Kılı kırka yarar
Daha henüz kalın kayışlarda klavlanmış
Usturalar gibi keserdim
Karşılıksız bırakmazdım
Gördüğüm hiç bir hakareti
Yükseklerden baktığında
Dağlardaki ağaçları
Memleketini bekleyen
Birer adam gibi görürsün
Karışır insanlığın ağaçlığa
Bu memleket bizim diye yürürsün
Plato dağ ova zirve
Hemşo memşo toprağım kirve
Gırgır magazin siyaset zırva Türkiye
Kaleler surlar ören
Bütün faili mechuller kayboldu
İşte bu çocuk yenecek
Türkiyenin düşmanlarını
Birde bunun gibier...
Görmeyince inanmazsın
Allah nazarlardan saklasın
Bedirhan gerçek bir handır
Beni kim avutabilir kim
Hangi elmas hangi altın hangi sim
Hangi mabet hangi ilah hangi din
Beni kim avutabilir kim
2008
Söylenmemiş söz mü kalmış
Çiğnenmemiş öz mü kalmış
Oyulmamış göz mü kalmış
Kamış atlar yokuşlarda susamış
Sür kamıştan atını yarını sorma
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!