Bozkurtlar, başkanlar, reisler, önkuzular ,
Güzel atlara yiğitçe binip gitti.
Sevdaları kızıl elmaya ulaşmadan,
Hayallerine kavuşmadan ansızın gitti.
Banazda bir öğretmen sevgili Gökhan
Cana yakınlığınla her zaman
Nezaketiyle gönülleri çalan
Fikirleriyle çevreye meşale olan
Gönül dağı filmine bakarcasına,
Her cumartesi iple çekercesine,
Filmin kralını seyredercesine,
Kapıldık bir Bozkır masalına.
Adamlığını kitabını yazarcasına,
Dünü,günü öğrenir ,
Gideceğim yönü bilirim,
Yolu tanır, görür ,
Dağdaki izi bulurum
Ayı görür ,izlerim
Sancaktaki hilali bilirim
Bülbüller seni söyledi.
Seni çağırdı Gülpembe.
BIr gün ansızın bıraktın.
Çekip gittin Gülpembe.
Dursun, gayri yüreğimden sürgün,
Dağlarımdan Sular yürüdüğü gün.
Zafer görünüyor, gayrete aşık,
Delilerin, yiğitlerin namın sürdüğü gün.
Yetsin, gönlümdeki baki hüzün,
Güzel Türkistan!
Güzel Türkistan sana neden kıydılar
Yoksa kimsesiz arkasız mı sandılar
Dağlarında gezip ulumaz mı Bozkurtlar
Direnmez mi Teomanlar , Mete Hanlar
Çınardan bir yaprak daha döküldü
Her gece, Her gün acıyla doldu
Mutluluk denen duyguya hasret
Bir ömür, bir nefes son buldu
Sinsice gaflet sardı dört bir yanı
Al sancağa kirli kanlı eller uzandı
Şanlı ve büyük Türk Milleti
O gece yıktı geçti büyük zilleti
.
Sanmaki bu fırtına hiç dinmeyecek
Hiç çiçekler açmayacak
Kırlarda kuşlar uçmayacak
Dolu dizgin atlar koşmayacak
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!