Gülbey Yılmaz Şiirleri - Şair Gülbey Yılmaz

Gülbey Yılmaz


Fırat Nehri gibi
Coşkun coşkun aktı Fırat'ım
Kahpelere hainlere
Meydan okudu Fırat'ım

Devamını Oku
Gülbey Yılmaz

Ganire Paşayeva bir Kahramandı
Korku bilmez asil Asenaydı
Soysuza karşı kale gibi dimdik
Atam yurdunda açan Ülküydü

Eğilmeyen ve başkaldırandı

Devamını Oku
Gülbey Yılmaz


Özcan Baba der ki şu fani dünya
Bir Karacaoğlan daha görür mü ya
Acaba bizim Garip Ali gitmeden
Sultan tahtında bir gün yaşanır mı ya

Devamını Oku
Gülbey Yılmaz

Bır sonbahar gecesinde başlayan
Göklerden delice üzerime boşanan
İkimızı aşktan ıslatan yağmurmuydu
Yoksa gözünden düşen yaşlarınmıydı


Devamını Oku
Gülbey Yılmaz


Gün çekilir gider birden
Hiç doğmamış gibi
İnsan bir gün veda eder
Sanki hiç yaşamamış gibi

Devamını Oku
Gülbey Yılmaz


Karanlık gecelerde yol bulurduk hilallerimizle
Aydınlanırdı yüreğimiz vatan aşkıyla
Koyvermiştik kendimizi yarınlarımıza aldırmadan
Senin sevdana ey nazlı ey şanlı sancağım

Devamını Oku
Gülbey Yılmaz

Geri geldim işte zaman nedir ki
Geçti toz oldu gitti ki
Duygularım ne yaşlandı ne de öldü
Benimle birlikte ,büyüdükçe büyüdü ki

Ruhum Murat dağı kadar zirvedeydi

Devamını Oku
Gülbey Yılmaz


Gidenlerin ardından göğe bir sancak yükselir,
Al mı al semada sonsuz gururla dalgalanır,
Düşman bizim pes edip biteceğimizi sanır
Bilmez ki, her giden kahramanın yerini, bini alır.

Devamını Oku
Gülbey Yılmaz

Bak kaldım dağ başında
Kar yağdı saçıma başıma
Gidersem bir gün sevdiğim
Garip gitti yazdır mezar taşıma

Ağladım sızladım duymadın

Devamını Oku
Gülbey Yılmaz

Hadi, beni bırakın artık burada
Asiller yok oldu, mikrop var kanda
Kavgalarımız boşa çıktı bizim
Elem yoğurur, akrep kıskacında

Hilali de, yıldızı da bırakın

Devamını Oku