Sen bana geldiğinde ak beyazlar içinde,
Bir gelin gibiydin,
Ne oldu sana bir tanem,
Sen de mi? Yenildin şu fani dünyaya,
Kabuğuna sığamadın mı benim gibi,
Artık damarlarında mı yangınların,
Yolunu bulurken engin yarlar acar kimi zaman,
Kanar oluk oluk damlar...
Toprakla örtesin deşinir tutmaz olur onmaz,
Duyarsın sancının izlerini derinden derine...
Arsız gecelerin üstüne çiğ damlaları düşerken,
Samanyolu yıldızlarını semaya tek tek serperken,
Azaba düştü senli şiirlerimin satır araları…
Düğümlendi boğazıma hıçkırık sesi…
O hıçkırık, kimi zaman ben, kimi zaman sen,
Düğüm oldu boğuldum, nefessiz kaldım,çözüldüm..
Gözlerin,
Vahşi bir şimşek gibi
Ruhuma
Derin yaralar açan…
Ellerin
Payıma düşen,
Bu mu yoksa,
Ulaşmak istedikçe “DUR” diyen,
Durdukça huzur vermeyen,
İçimi anbean kemiren,
Yüreğimi eriten,
Hayatının baharında,
Daha yirmi bir yaşında..
Yerdekini gökte ararken,
Ayağı yere basmazken,
Koydular seni tahta tabuta…
Ağıtlar gökleri deldi..
Sancılar sardı dört yanımı,
Gözyaşlarım ince ince yağdı
Kimseler duymadı bilmedi
Yüreğimde esen yel fırtınaları..
Bir sen anla istedim anlamadın,
Her sabah cam önünde kumrunun sesi
Günün aydınlığını fısıldarken yüreğime
Aklımda sen, gözlerim dalıyor uzaklara…
Kasım ayı,çelik yeleğini kuşatırken yapraklarına
O güzelim rengarenk renklerin ahengi
Yakıyor içimi acın derinden derine
Yeşil diye yaprak kalmadı içimde
Her yer baharı müjdeler,
Oysa gönlüm hazanlarda…
Nereye baksam gözlerim seni arar
Sen, tek başına kalan küçük çocuk gibi,ürpererek
yaralanan yüreğinden oluk oluk akan kanları
ellerinle sarmaya çalıştın mı?
Çaresiz kalıp, irileşen gözlerinle
ne yapacağını bilmediğin bir anda
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!