Seramik dükkanındaki
o kara kedi gibi
beklenmedik
sokulgan
yumuşak
'Türkücü' Bekir,
beni görünce başlıyor uzun hava okumaya...
Ama, hayır bugün aç değil,
her zamanki gibi yemek istemiyor,
biraz pohpohlanmaya ihtiyacı var yalnız...
benim uykumu sen uyu
rüyamı sen gör
yaralarım kabuk bağlamış
gözüm zaten kör
Bakışsız...
suskun...
hem kara sevdam!
Geç kalmışlığım!
Utangaç sevgim!
Yedi şiire sattım bu gece uykuyu
Sana kıyamadım söyleyemedim
Sevdamı yağmurlu bir geceye bezedim
Gözlerin cennet
Gözlerin gece
Hayreti hasrete
Şehveti şevkate
Kaygıyı saygıya
Sevdayı sevgiye
tercüme ettim
...
Baban beni çok sever
seni ondan isterim
vermezse kendi bilir
seni sensiz severim
aşk şekil değiştirir
gelme diyorum
gelirsen
birden vazgeçilmez olabilirsin
çok hazır bu yürek
Akar suların dibinde
kıpır kıpır ışıldayan
küçük kara taşlar gibi
gülümsetiyor
gözlerin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!