Dumandan is tutmuş kentimizde
Geçim derdine düşen halk
Yer yer yavaşlar
Tırmandı uzun yokuşlarda.
Tırmandıkça
Atatürk Hakkında:
''O heybetli bir dağa benzer...
kazanımların sağladığı
hürriyet dedikleri doyumsuz
aşkı tadıyorum bugün
O masanın bir kenarında
ben bir kenarında,
bugünden yarına çıkışı belli
olmazlardan, her ne çıkarsa
çıksın karşıma,
kendimle barışık kaldığım sürece
geceyi beklemekten yana
gidişini geciktirecek her bahane
almışlığım dışında bir yol alır
biraz buruk biçimde
eşki tat verseler de.
Senin görmek istemediğin
O buğulu bakışlı, üzgün süzgün
Halini, akşamları seyrede seyrede
Nice keder ve acıları yudumladım
Mavi akıntın serin kıyısına yanaşarak.
Yâr seni görmediğim anlarımda
Üzüntü ve keder bir dert canıma,
Sakin başım katlandıkça aşkına
Birçok soru sorar kendi kendine.
Ateşinden geri kaldıkça imdi
İnsana dair bir şey anlatamadı
Karanlık yerden ışığı görmeyeli
Erdeme dair bilgi ulaşamadı
Her nefes alıp özüne inmeyeli.
Aksaray/04.12.2009
Ruhumu ısıtan dudağının arasında
Kendimi çaresiz hissederim yokluğunla
Döner başım senden ayrı düştükçe yarına
Taşıyacak ne bir sabrı ne de hali kalır.
Acele etmeden, bekleyişinde duramam
Çekilmez bu hayatlarda
Bir sevda peşinde yüzdüm
O zamandan beri aşkla
Boşluklarda seni sürdüm.
Üstünden geçen her gecem
Aşka dair safi beklentileri suya düştükçe
Gitgide devasız bir hastalık yayılıp gitmekte
Hasbelkader bunun farkına varsak ta kaçamak yol
Sersem sersem gün geçtikçe, çığ gibidir büyümekte.
(Ortaköy/27.01.2008)
AKSARAY'IN BÜYÜK ŞAİRİNE, Dünya Şairler Birliği grubundan dosthane bir çağrı:
Gökmen Yılmaz Erdem hoş geldiniz ama geç geldiniz :) gündüz yayınevi şairlerine dokundurma
Kusura bakma, senin kitaplarını zevkle okudum. Onun için sana biraz dokunacağım :) Bir okur olarak hakkım.Tabi senin ...