Durdum olmadı, gittim olmadı.
Geldim olmadı, gelmedim olmadı,
Baktım olmadı, bakmadım olmadı,
Beğendim olmadı, beğenmedim olmadı,
Güldüm olmadı, ağladım hiç olmadı,
Küstüm olmadı, konuştum olmadı,
Ben Doğu Türkistan'da bir Uygur,
Moldova'da Gagavuz, Kırımda Tatar'ım,
Kafkasya mücahit bir Çeçenim,
Azatlık’ta, Bakü'de Dağlık Karabağ'da Azeri.
Ben toprağına hasret Ahıska Türk'üyüm,
Hocali'de bir köylü, Bosna'da Kosova'da
Sohbetinde ki o acı yakarışta,
Kelimelerindeki itinalı taşta,
Sıkıntılı olduğundaki o bakışta,
Yüzendeki hüzünde çıkan nakışta,
Gözündeki her damla yaşta,
Giderken kapıdan her çıkışta,
Belki dökülen saçlarımı,
Ağaran sakalımı,
Kırılan gururumu aradım;
Kara gözlerinde.
Mazide bıraktığım gençliği,
Sancılardan kemiklerimde ilikler kurudu,
Ağlamaktan gözlerimin pınarı kurudu,
Filizlenecek, canlanacak halim kalmadı;
Geride bıraktığın bu can kurudu, yar kurudu.
Kalp yorgun, kansızlıktan damarlar kurudu,
Kale, Ballıbağ’ı, Çatalan’ıyla
Alacabal’ıyla, Yurdalan’ıyla
Akgün, Ezabağı… ve Alan’ıyla
Bir başka güzeldir, yemyeşil Erbaa.
Dumanlı dumanlı yaylalarıyla
Hatırlamıyorum gün yüzü görmedim,
Tam aşka vuslatı yakaladım derken
Tekrar tekrar ben yine sekeledim,
Ne zaman çıkıp anlatmak istesem
Dilim tutuldu bir daha kekeledim.
Nekadar da çok söylemek istedim
Gitmek istiyorum
Ceketimi atıp omzuma
Senin kristal bir cam gibi
Her paramparça edişinde kalbimi
Seni unutturacak diyarlara
Dönemeyecek kadar uzaklara
Bir zamanlar yanında olmamı, ayrılmamamı isterdin,
Şimdi uzaklaştırmak, çekip gitmemi istiyorsun.
Bir zamanlar yolumu gözler, dört gözle gelmemi beklerdin,
Şimdi gözün görmüyor, gelmememi bekliyorsun.
Kanı buz tutmuş kesik olsa akmıyor,
Ölmüşüm de bedenim neden kokmuyor,
Sanmayın temizdir de ondan rengi solmuyor,
Daha büyük pislikler sarmış etrafını
Ondandır kokmaması…..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!