Hatırlarım,
Hırçın dalgalarında savrulduğum
Kömür karası saçların ve
Bir beyaz yelkenli gibi yorgun,
Yosun kokar,
Oltanın ucunda kalmış
Kar yağınca şehrimize,
Kardan adam yaptık bahçemize.
Eldivenler taktık ellerine,
Zeytinler koyduk gözlerine.
Kardan adam penceremin,
Yapraklar dökülüyor derken
İşte geldi yine kış mevsimi
Kar yağar belki erkenden
Süsler yolları, caddelerimizi
Aralık, Ocak ve minik Şubat
Kitabım ne iyi arkadaş,
Sunar bana hayalleri.
Bazen olur sırdaş,
Uyutmaz geceleri.
Okumaya başladığımda,
Sellerde, yangınlarda,
Depremlerde, çığlarda,
Nerede bir can yansa
Bilin ki orada Kızılay.
Dört iklim, yedi kıtada,
Türk milleti sever yardımı,
Geride bırakmaz muhtacı,
Yetimi, mağduru, acısı olanı.
Dünyanın neresinde zorluk olsa
Yollar Kızılay çadırını.
Bir minik çekirdektim önce.
Değiştim toprağa düşünce.
Kabuğumdan kurtuldum,
Filizlenip fidan oldum.
Güneş uzattı bana elini,
29 Ekim bin dokuz yüz yirmi üçte
İlan edildi mecliste cumhuriyet
Sokaklar yankılandı dört heceyle
En güzel yönetim budur, diye
23 Nisan bin dokuz yüz yirmide
Dün buluştuk parkta
Mahalleden çocuklarla
Rengârenk misketlerimiz
Döküldü hemen ortaya
Bir atışta kazandım
Bir su damlası düştü birden
Burnumun tam ucuna
Kaldırdım başımı yukarıya
Toplanmış bulutlar bir araya
Az sonra hızlandı yağmur
Boşalttı sokakları
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!