seni düşündüm birtanem
kokunu sevdanı
kendine veremediğin
arzun serbestlik olan
istek tamamen ayrı
bir yüz bin perde örtmüş üstüne
su oldun
soyundum
bir damla düşse
sessizliği bozardı
çığlığıma sarardım
seni
....ellerim dudaklarına
hafif temas ediyor...
yaşatsa
arzu ve isteği
dudaklarıma
deniz bana baktı
ben dibindeki taşlara
deniz bana dokundu
ben taşlara
tuzlu
Aşk'ı gizli
_____________gül kırmızısı
Kırmızı boyun eğdi güle
_____________ _ sessizce
çocuktu
büyüdü
vurulan darbeler
kanayan tine dökülen siyanür
köklerindeki yaşamı
seni benim kadar hiç seven oldu mu
hangi kül tablasına yazıldı ismin
sonuna kadar içilmiş hasret
acı bir tat bırakırken dudağa
hangi gök yazdı ismini bulutlara
sarhoş ve acımasız
kemikti onlar
deri çekilmiş üstüne
sesler yitik
söz donmuş solukta
Rıhtıma geldim bu gün, değişmiş tanıyamadım.
O eski balıkçı sandalları yok artık.
Kaldırmışlar, o soluk ışıklarıyla yanan sokak lambalarını.
Yol kenarına ağaçlar sıralanmış.
Seni hatırladım çımacı ve o zamanları
hani varya, Rıhtımlarda ışıkların yandığı an
ANITI DİKİLİ
(Akrostiş)
Feryada yıkılır sevdalar
Ulaşılması zor gün günde hesaplar
Limana yanaşmış kırık kayık
Yağmurlar altında beklemekte
Ağlayarak bulutların sevişmesi
Çiçekler boynunu büker
Ellerim dokunmadan düşerse
Lifler kopuyor tenimde