Uyandığımda çarptı kapı, çıkmıştın
Ve kaçışlardı, kaçışlarındı
Sürekli, durmaksızın
İçime, tenime, beynime korku salan,
Ne vakit ben korkuları dindirdiğimde
İlaç oluyordu hayat bana.
Sen konuşurken dünya susup seni dinlerdi.
Ne kadar çok şey bilirdin
Göz bebeklerim büyürdü sende büyürdün.
Uyuyamazdım geceleri, sesini duyacağım diye,
Hadi kalk da bak! Gördünmü ne yaptım demeni beklerdim galiba.
Aşk cetvelini kağıda döker,
9 ay bekledim yavrum ben seni
Kınalı kuzum, kekliğim benim
Ben senin yollarını gözledim
Suyumuza bişey katmışlar
Aklımız fikrimiz kaybolmuş,
Eskisi gibi değiliz..
Kimse kimseye bakmıyor
kimse kimseyi düşünmüyor
boşalan cepler
Ben giderken uçurumları da aldım yanıma
Şansımı da aldım şanssızlığımı da
Ne kadar çileli günler çekmişim
Gelmesini istemedim bile arkamdan
Tap taze sayfalar açmaya çabalarken
Hayat elimde olmadan kayıverdi
Bu ne kaçış Tanrım...
Bu ne gidiş böyle
Hızla
bu limandan...
Bu nasıl göz yaşı böyle
Buz gibi akıyor
Bana ait değil bu sevgi
Güzelim,
Üzerine yerleşmek de
huyum değildir.
Zerre gölge varsa
Sol göğsünün içinde,
Vatan hasreti ile kavruldu çoğu zaman
Halk içindi, halkı sevdi
Gurbet sancısı çekti yaban ellerde
Şiirleri gezdi dillerde,
Kitaplarından memleketinin kokusu geldi
şiirleini okurken burnumuza
Cilalı kelimeler sevmiyorum.
O kadar bilgimde yok zaten,
Ne beni rahatsız edecek kadar cahilim,
Ne de bilmediğim bir çok kelimeyi
Biliyormuş gibi gösterip
Satırlara, sözcüklere yansıtacak kadar cesurum.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!