Fetihler Mescidinin Şahidi(Ahmet Mahmut ...

Köşe kapmaca oynarken sevdalarla,
İlahi aşkın hasretini yüklüyordu geceler dualarıma.
Ellerimde maziden kalan Kur'an'ım vardı,
Yalancı hengameler kapatmıştı dudaklarımı,
Okuyamıyor,ağlıyordum.
Sesleniş banaydı,
Halbuki bendim o ilahi sözlerin muhatabı.
Duvar dipleriydi tek yoldaş olan gözyaşlarıma
Başımı kollarımın üzerine yummuş,
Ağlıyordum tüm pişmanlığımla yıllarıma.
Bir çaresizliğin veremine tutulmuş düşünürken,
Attığım her adım peşinden sürüklüyordu benliğimi çıkmazlara.

Kadınlar,
Nereye bakıyorsam,
Ne yöne çeviriyorsam gözlerimi,
Kimi örtülü,
Kimi beli bükülü,
Kimi beline uzanan saçları örgülü kadınlar...
Hicrete koşarcasına,
Güneşin içerisinden koparcasına yollara dökülmüştü kadınlar.
Ardına düşmüştüm kalabalığın.
Dostça bir nefesti köşebaşında yüreğimi karşılayan.
İlk defa gönül kapımı çarpıp çıkıvermişti öfke damarlarımdan.
Ve ilk defa gerçekleri duymuştu kulaklarım,
Dostun mübarek dudaklarından.
Sahte aşkların işkencesiyle azab çeken ruhumu bu nefes fethetmişti.
Ve bir fethe daha şahit olmuştu gönüllerin mescidi.

Feyzin nefesinin canlara hayat verdiği gün,
Yedi günün biri, cuma ertesiydi.
Karınca yuvası gibiydi ilmin ocağı mescidin.
İslamın kadınları dua ile dağılıyordu karıncalar misali.
Sallanırken arz ve sema tüm hiddetiyle,
Her sözün bir ateş topu olup yürekleri yakıyordu.
Her sözün küfür sapağında dolanan günahkar elleri,
Davet ettiğin Kur'an'a kenetleyen bir zincir oluyordu.
Küfrün ağalarını omuzlara çıkaran eller,
Şimdi kaleme alıyorlardı seni.
Allah'ın ayetlerine zırva diyen ilk onlar değildi.
Nereye koştuklarını bilemeyenlerse onların ta kendileriydi.

İlim hücrende bile feyzin nefesiydin sen.
Zorbaların rüyalarında kabus,
Sinsi güruhların garezlendikleri asil bir efendiydin hizmete koşan.

Hani El-Halil'de alçakça bir karikatür çizmişlerdi ya resulümüze,
Hani çoğaltıp asmışlardı ya,
Kimsesiz Filistin sokaklarının duvarları üstüne
İşte küfürle hemhal olmuş o habis ruhlu Lehebler,
Cehennemde tadacaklar gerçek eziyet ve işkenceleri
Ve ödeyecekler Ona ettikleri hakaretlerin bedellerini.
Seni kaleme alan eller,
Bunları hiç yazmadı ki…

Başının üzerinde hilye- i şerif,
Simsiyah bir vesilenin yanıbaşındayım.
İşte yine islamın kadınları akın akın kaplıyorlar caddeyi.
Diyarlardan kaçarak sana gelen ruhum,
Bu kez senin diyarında, sende kalıyor..
10 yıl sonra bir oğlum oluyor,
Adı sen…
Bir dönüşün sesiydi mescidin sokaklarında yankılanan,
Bin dönüşün sesiydi…

Bir vefa borçlu yüreğim dilinde ki kelamlara,
Varlığına sadakat vefadır,
Israrla karıncalar misali gelmek vefadır sana..
Tutunamadığım hayali ipin peşinden koşarken acılarla,
İkramına ermek şifadır bana…

Canlarımızın kurban olduğu resulümüze,
Onun nur dağıtan varislerine,
Gönlünde billurdan ırmaklar akan sana,
Ve Allah'ın dinini,nebilerini,velilerini sevip koruyanlara,
Allah cemaliyle şeref verecek cennet-i ala'da...