FERYAT ŞİİRLERİ

Kıymetlidir o gözyaşı, akmasın
Dur be Allah aşkına, yeti gayri
Adına çilemi desem, acımı desem
Ne desem de o bir Melek

Anlaşılması zor değil kardeşliğin adı
Âdem ile havadan oldu ümmeti
..

Bir sen vardın, sende gittin...
Sevgiliye güven dedik, güvenmekten belimize ağrılar girdi.
Aşka intikam dedik, en büyük dersi biz aldık.
Söyle bana güzel annem. Senden başka seven var mı?
Sevgili, seviyorum der gider... Kardeş, eşe düşkün olur.
Be annem. Sana dokunaklı sözler diyen evlat nerede?
Ah Annem ah…
..

Gitiğin o günden beri
Hasrettin yakar kalbimi
Daha küçücük’sün yavrum
Dön mehmedim dön gel geri

Ananın gözü yollarda
Yaş akıyor damla damla
..

Geceler şükran’ım sensiz çekilmez
Yaşanılmaz gülüm sensiz yaşanmaz
Gurbet ellerinden haberin gelmez
Gözlerim yollarda kaldı sevgilim

Bu gece isyankar oldum sevgilim
Adını andıkça feryat ederim
..

Uğrak yerinden gönlümün
Kervanın geldi geçti
Bağımdan bir tek gül
Üç beş diken ziyan
Hepsi buydu ilk sızının
Sonrası feryat figan
..

Ayrılıp elin oldun, sanki kaldım ben öksüz
Feryat ederek ağlarım gece gündüz
Tutuştu bedenim yanıyor,oldum köz köz
Matem elbisesini giydi,daha gülmez bu öksüz
Ayrılalım dediğinde,işte öldürdü beni bu söz.
..

Ne kadar
Acı çekse, bu beden
Ne kadar feryat etse de bu nefes
Ne kadar hüzünle kalsa da bu yürek
Sevdayı yaşarım
An be an içimde
Bir bahtı karayım kullar içinde
..

Ekilmişse bâdî sabah yangınıma üflesin
Var etsin yokunda külüme bürüneyim
Ne zaman yoktu? Gitti, geldi, geçti ölümün
Bu azaplı yolunda toprağıma bürüneyim
Anla işte!
Aguşu feryat ile bir pençesi göğsümde ölümün.
..

Bilmeni istemiyorum seni sevdiğimi
Kalbim feryat etse de susuyorum.
Gözlerim sana mühürlenmiş gibi
Nereye baksam seni görüyorum…


Msn: [email protected]
..

Feryat etti gönlüm
Derman
Bir ses uzanıp arştan
Tuttu omuzumdan

Aşkkolik
Meded yardan
..

Ey hatırasıyla kaldığım YAR!
Artık aramızda bir cihan var.
Sen orada İlahi güzelliği seyretmenin sefasında.
Bense bıktırıcı ayrılığın azabında.
Bütün nağmelerin kulağıma bir feryat gibi gelmesi bundan.
..

Anladım ki hayat bana hem aşikâr, hem cefa kâr
Feryat faydasız insana, zaman bir su olup akar
Boş yerlere harcamışsa, kocaman bir ömrü insan
O büyük günde mahzun ve hüzünlü, hüzünlü bakar
…
Antakya-130810
..

Bir selam bekler gönül bazen,ak bir güvercin kanadına konmuş hasret kokan bir selam.yıkılır duvarlar söner ışıklar,yitirir anlamını hayat,umutlar tazelenir bahara açmış menekşeler misali kavganın bittiği yerdir artık yürekler.Bir damla oluşur önce göz pınarlarında sonra bir deniz,sonra,çoşkun akan bir nehir sonrası heyacan,umut,sonrası,hayata ilk merhabası feryat olan bir çocuk sevinci.
Sancılar kesilir durgunlaşır her şey duru bir su gibidir o an dünya öyle saf öyle temiz.Terin karışır gözyaşına yakar ağzını tuzu bakarsın tadı hoştur oysaki işte on anlarsın BU DÜNYA YAŞANASI BİR DÜNYA.BU ÇİLE ÇEKİLESİ BİR ÇİLE VE BU SEVDA UĞRUNA ÖLÜNESİ BİR SEVDA.
Bir selamla başlar her şey! bir selam açar kapılarını belkilerin bir selam hoşbulduğa dönüşür,hoş geldinlerin ardından
Ve bir selam anka kuşu olur içinde SENİ KÜLÜNDEN YARATIR! ! !
12/5/2008
..

yanan bir ateş misali küllendi gönül,
dumanı beyne vurdu, lal oldu bülbül,
sel oldu yaşlar, boğuldu o sümbül,

maksat mısralar değil, feryat-ı yürek,
ağlama gönül, sevene, seven gerek,
aldırma sen, yorulmuş, çelişkide felek.
..

Önceleri herşey güzeldir; ama onu da hatırlamazsın. Hep büyükler anlatır güzel olduğunu anımsarsın. Sonraları herşey değişir. Bir şeyler sarpa sarar. An olur, gün gelir, yaşın ilerler; anne baba sevgisi ararsın; ama sadece aradığınla kalırsın. onlarda sana yabancı olmuştur, inanki çok ağlarsın. İşte o gün herşeyin yalan olduğunu anlarsın. Şehir dar gelmeye başlar artık, nefes almakta zorlanırsın. Çareyi hep uzaklarda ararsın. Kaçmak, kurtulmak, ölmek gibi sözcüklerle beyninde yüklemsiz cümleler kurarsın. Elin zulada ki sigaraya gider ve bu kez hiç korkmadan yakarsın; Çünkü geleceğin yoktur artık. Düşünmek zorunda olduğun bir yarın yoktur. Ailense zaten hiç olmamıştır, o gece anlarsın. Bu yüzden sigaranı rahat rahat yakarsın. Çektiğin her dumanda birilerini içinde boğarsın. Kimse kalmasın diye de bol bol sigara yakarsın. Evindeki ve hayatında ki son gecendir artık; perdenin altından şöyle bir şehre ve yıldızlara bakarsın; çünkü biraz sonra şehirle vedalaşacak yıldızlara uçacaksın. Bu yüzden şehirlede barışacaksın. Ona da son kez gülen gözlerle bakacaksın. Kül tablası doldukça, paketin boşalacak sona yaklaşacaksın. Dönüşü yoktur artık yolun, vücudundan soğuk terler akacak. Gözlerin önce bulanacak, sonra yavaş yavaş kararmaya başlayacak. Baktığın pencerede ne şehir ne de yıldızlar olacak. Zaten baktığın yer muhtemelen pencere bile olmayacak. Kendini taşıyacak gücünse kalmayacak. Başın yastığın eğimine düşücek. Gözlerin kapalı bilincin açık olacak. Beyninde diline dökemediğin son cümleler kurulacak. Aslında diye başlayan keşkelerle biten... Derken bilincin de kapanacak. Kestiğin sağ kolun sigara izmaritlerinin üzerinden kül tablasına akacak. Sol kolun sol yanından aşağıya sarkacak. Temizliğine hiç yardım etmediğin yerler, o gece kanınla yıkanacak. Sabaha kadar hiç kimse birşey anlamayacak. Sabah olunca feryat figan kopacak; ama ne fayda! Yolcu çoktan son durakta, 'YILDIZLARDA' olacak...
..

Bu!
Bu nasıl bir haykırış heyhat!
Yankılanır taş duvarlar arasında hoyrat!
Ben,mavi mi? Dedim sana kahve gözlü yar mavi mi?
Çağlayıp durur gözlerimden feryat!
..

Yabancı bir şehirde, yıldızsız gecelerden güneşsiz sabahlara uyanıyor her defasında umutlarım. Düşlerimde gizli kaldın, hayallerim kadar sınırlı. Tükenişler vardı son deminde bu aşkın. Belki ayrılmak doğru olandı, yan yana gelmemek, yüzünü görmemek ve o mis kokunu tekrar içime çekememek. Yada biz hep var olmalıydık yeryüzünde. Ne kadar uzağındayım oysa, şu an bile seni düşünürken. gülüşün takılıyor aklıma gözümden yaşlar süzülürken. Bu şehirde dalgalar aşk ı fısıldamıyor mu insanın kulağına, yoksa benim aşkım uzaklarda olduğu için bana mı söylemiyor şarkılarını. İlk defa senden ayrı bir şehirdeyim ve onca kalabalığa rağmen hayalinle bir başınayım. Aşkımızın bedeli mi ödediğimiz yoksa bir daha yan yana gelemiyeceğimiz gerçeğinin çanları mı çalıyor başımda. Kabullenmek bu şehirde daha bir zor geliyor sensizliği. Ve ayrılık inan daha bir çöküyor omuzlarıma. Yağmur yağıyor ben sessizce ağlıyorum. Şarkımızı söylüyorum yollarda bağıra bağıra, bu şehre yabancı olsamda, utanmadan, sıkılmadan. Feryat edercesine haykırıyorum kimi şarkıda sana olan sevgimi, kiminde kabulleniyorum bittiğini ve kiminde de senle olmanın imkansızlığını. Bir tuhaf oldum evet farkındayım. Duygularım öylesine karışık ve öylesine iç içe ki ayırt edemiyorum hiçbir şeyi. Direnmeye çalışıyorum hayata. İnsanlara anlatmak öyle zor ki sensiz nefes almanın bile neredeyse imkansız olduğunu. Beklide bu şehirde sen olsan bu kadar yabancı kalmaz ve bu denli üşütmezdi beni yalnızlık. Işıkları bir bir sönüyor şehrin, saat kaç oldu farkında bile değilim. Saatlerdir sana akıyor gözyaşlarım, kimse görmüyor. Yüreğimde fırtınalar kopuyor kimseye diyemiyorum. Ürküyorum galiba bu şehirde. Kaçmaktı maksadım senden, anılardan, dünlerden. Ama nereye gidersem gideyim yüreğimden söküp atamıyorum seni. Nereye kadar böyle acılar içinde çırpınacak duygularım, ne zaman son bulacak sana olan feryatlarım bilmiyorum. Bildiğim tek bir şey var sevgilim, ne kadar kaçmak istesem de yanı başımda olacak hayalin, ne kadar unutmaya çalışsam da her şey bana seni hatırlatacak. Ve ne kadar inkar etsemde seni sevdiğimi kimseyi sevemiycek kalbim. Yani ben nefes aldığım sürece sen hayatımın bir parçası olarak kalacaksın ve asla seni sevmekten vaz geçmiycem. Asla sana dönmiycek olsam bile…! ! ! ! ! !
..

Sevdiğinizi daha sağlıklı olması için ameliyet ettiriyorsunuz. Umutlarla dolu iken ve başlangıçta her şey yolunda gidiyormuş gibi görünüyorken, sevdiğinizin elinizden ölüme doğru hızla kaydığına tanık oluyursunuz. Bu, “beklenmedik”ten de öte bir ölüm.

Bir ameliyatın sonucunun küçük bir olasılık da olsa ölüm olabileceğini bizzat yaşamak...Ameliyat sonrası dönemde, yoğun bakımda yaşananlar...Gitmeler, gelmeler...

Sevdiğinizi aniden kaybetmeniz, bir takım planlar yapılmışken...

Bir “değer”i kaybetmek...
..

Vaazı nasihat eder bu asrın uleması.
Kulaklar paslı duymaz din iman fukarası.
Duysada umursamaz çünkü bozuk mayası.
Tahammülüm tükendi geldi sözün sırası.

Mest olurlar taakkul etmezler ukba nedir.
Saklanmaz mahremiyet her yanı olmuş zahir.
..

Hani biz gizemin en güzel yolunda
Dikerdik gülle nergizi,
Yanlız bülbül feryat eder özlemine,
Güneş yansısın en karanlık düşlerine,
Tek sevgi mecbur olsun düşlerde,oda yalan olsun
Gözlerinin gizeminde sakladığın en güzel nergize
..