Cemaller hiç gülmezdi bütün gözler yaşlıydı
Sen bilmezsin be oğul ben çektiğim çileyi
Seven kalp yar görmezdi sevda yolu taşlıydı
Sen bilmezsin be oğul ben çektiğim çileyi
Anam unu elerdi elekler hep harçlıydı
Su cektigin hudadandir
Gel ey gönül viran olma
Şu çektiğin hudadandir
Can yanmadan sefa bulma
Bu miskinlik cudadandir
Kalp sabırsız tanımıyor müddeti
Kavuşmanın vakti geldi sevdiğim
Beni yaktı ayrılığın hasreti
Buluşmanın vakti geldi sevdiğim
Gel naz etme bir gül gibi bülbüle
Gonca gül bağları dikenle doldu
Gel gidelim gönül öz yara doğru
Bülbüller bu elde perişan oldu
Var gidelim gönül öz yare doğru.
Bir yar seven güzel aşk ile yaşar
Elli yıllık ömrüde nice çileler çektim,
Bedenim dimdik fakat ruhum ezelden yorgun
Bu çelimsiz kalbime yüz çeşit tohum ektim
Bedenim dimdik fakat ruhum ezelden yorgun
Kara bulutlar gibi gün vurdu arza düştüm
Kalbimi boşa yakma ey gönül divanesi
Baksana şu yüzüme cefanın nakışı var
Var halimi anla sen ey dertlerin annesi
Baksana şu gözüme çilenin nakışı var
Hazan vurdu dalıma sanki yaban gül oldum
Gözler boşa solmuş, kan bur döşünde
Kuşburnu, da öten, dil neye lazım
Kullar canba olmuş, hep laf peşinde
Gözyaşı silmeyen el neye lazım
Sevda bağlarından, bülbüller gitmiş
İnsanın başına, her tür dert gelir
Tövbe eyle kurban Mevla’ya sığın
Bir kul kaderini, yaratan bilir
Tövbe eyle kurban Mevla’ya sığın
Her şerrin sonunda, bir hayır vardır
Ser eyledim sevdama, Sar hoş olan gönlümü
Sevdim sevda yolunu, aşkın kârına düştüm
Feda eyledim dosta, bu hayırsız ömrümü
Seçtim sevda yolunu, aşkın narına düştüm
Hay dedim bu hayata, vardım aşkın narına
Kaldır yüzün sal gözünden yaşları,
Yalvar Hakka silsin kara yazıyı.
Baş kaldırıp engel koyma taşları,
Yalvar Hakka silsin kara yazıyı.
Bir kul isen kulluğunu yan göster
az önce harika bir şiir okudum şimdi ise o şiirin sahibini yürekten kutluyorum.