Aslında sen hiç olmadın
Ben kendimce hayaller kurdum.
İçi boştu ama kocamandı
Tuttum kâinatı içine koydum
Bol geldi.
Dolmadı.
Ey Sevgili!
Benim memleketimin gürgenleri
Senin asırlık çınarlarına eş
Göremesek de bizim de ufuklarımızda
Seninki gibi doğar ve batar güneş
.....
Ey Sevgili!
Benim memleketimin gürgenleri
Senin asırlık çınarlarına eş
Göremesek de bizim de ufuklarımızda
Seninki gibi doğar ve batar güneş
.....
Ellerimi açtım sana
Yavaş yavaş bin edayla
Avucuma düş diye
Kar gibi
Yüreğimi açtım sana
Şu yirmibirinci asır yok mu
Kuzuya kurdu boğdurtuyor
İlmi zulme araç kılmış
Kediye aslan doğurtuyor.
Kaç gece yâr? Ayışığından
Kanatlı gemiler yaptım
Serilmesin sevdamız
Yollara diye
Kaç sabah yâr? Gün ışığından
Ey yâr! Yüreğini dön bana ki anlatayım.
Lisân-ı hâlin ile söyle ki anlayayım.
İdrâkinden yoksunum işte. Gördüklerimin.
Fikir başka, his başka. Hangisine bakayım?
Kainatta her ne varsa var edilmiş yoktan
Zaman dedikleri diske kaydedilmiş çoktan
Dünya sanal algı, bir masaüstü zemini
İnsan beyni ibaret bir mikro çip karttan
Bir sonbaharın kasımına kalmışım
Kırlangıçlar göçe vurmuş da çoktan
İlk yazın rengine, ahengine dalmışım
Koca yaz gelip geçmiş, anlamamışım
Tabiat uykuya hazırlanıyor şimdi bak!
Zirvelerine kar düşüyor dağların yer yer
Söyle Şems!
Şimdi dünya senin zamanından daha mı küçük,
Yoksa insanların arzuları mı çok büyük?
...
Dinle Şems!
Aşk çok darlaştı, giyemezdin doyasıya
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!