bugün puslu, bugün duman dağlar
mavi küre sağanakca
yetimce ağlar
hep mi kasvet hep mi melal
ozanların dilinden, en güzelinden
Bizde sevi türkü olur
Yağı bala katmış gibi
Bade içer dem alırız
Yar dudağı tatmış gibi
Dağlar
bizim yüce dağlar
alınterimle abdest aldılar
türkülerimi ezan bilip
gönül hanemde namaz kıldılar
Yük yükünü klonladı seyrederken biz onları
Sürüverdi ormanından sürü sürü bizonları
Sürüverdi sürüverdi bizonları sürüverdi
Birisini bulamazken Allah bize sürü verdi
BÜLBÜLÜN SUYU
Bülbülün suyunu kargalar içmiş
Yar dediğim hoyrat kötüyü seçmiş
Ellerin bağrında kendinden geçmiş
Değmeyin yarama dostlar değmeyin
Buldum, buldum, buldum seni
yar sineme sardım seni
kumru kuşum, ceviz yağım
gülşenimde gördüm seni
titrek başlı ninelerin bacasından
BU MEYDAN
bu meydanın kefesi parça pöçük, minnak, küçük
kafesi oyuk, parmaklıklar kalın ve büyük
zaniyeler aşkın recimhanesinde taşlanır
Ölü, diri, can şahit kostak libidosuna
Düşeydi bir damla köz tandırın kursağına
Kapı, baca, cam şahit suyu akan ağzına
Yular, zincir işlemez çözülen bel bağına
CAN ERİĞİ
Yeniden dirildim
can olup kuru dallara sürüldüm
bir mezar taşındayım
altımda ölü
üstünde ben
sırf uyaklı sözlere şiir dediler
mensur şiir çöpellezi baksana
Uşaklıgil'e zulm etti İstanbul'da birileri
ve
Paris Sıkıntısı'nda boğdu Baudelaire'i
unutuldu
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!