-Karanlığın gölgesinde uyumak...
-Soğuk sularda yanmak...
-Bir yaz sıcağında üşümek...
-Durgun havalarda savrulmak...
Türk evladı daha genç yaşında,
Sevda döner onun derli başında,
ne bir güzelin gözünde, ne de kaşında,
Ülküdür sevdası, ülküdür ülkü.
Ateşlere atılsaydı, yanmazdı böylesine,
Bir mucize yarat kanaryam
Aşkımızın adına
Yakamıza nazar boncuğu
Kırmızı kurdele tak boynumuza
Al götür bizi buralardan
Al Götür uzaklara...
Bir gece,
Bir ses çınlar kulaklarında,
Musluktan akan damlalar,
Şiir yazdırır sana,
Vesile, araç; musluktan akan sudur,
İhtimalini sormayın,
Bir varsın,
Bir yoksun,
Gelip gidiyorsun,
Bir anlık hefesim,
Onu da kursağımda bırakıyorsun.
Senin gözünde kalmadı değerim,
Sahi doğrumu bu söylediğin?
Gerçekten yalan mıydı herşey?
Seni sevdiğime inanmadın mı yoksa?
Bir başkasımı kokuyordu yüreğinde,
Gerçekten kalbin var mıydı?
Cadde ve sokaklarda,
Ahengi olmayan kaldırımlar,
Artık kalksın.
Bütün dünyanın işçisi ben olayım,
Kaldırımlar adını yazsın.
Yalanların sevdalara karışmadığı,
Bir söz söyle bana,
Dudaklarından dökülen harf olayım.
Bir bakış yolla,
Hasret gözyaşın olayım,
Bir ses ver,
Soru, cevap
Ses seda yok,
Dudaklar dikişli,
Yanıt yok.
Yanlış demiyor,
Doğru demiyor,
Arkadaşlığın,
Dostluğun,
Tadına varamadan,
Gönlümü uzaklara aşık etmişim.
Nasıl oldu bilmediğim,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!