Sabun kokuyormuşum ben,
Tepeden tırnağa,
Öyle dersin her sarılışında,
Ya sen,
Sen sevdiğim,
Nasıl bahar koktuğunu bilsen,
Şekil verelim dedi kurbağa
Bozuldu düzen,
Sessizlik istiyorum,
Bundan böyle yasaktır,
Keyfince vıraklama.
Karanlığın koynunu yırtarak geldi,
Işıklar içindeydi ve de korkutucu,
Uzun bir borudan üfledi ezgisini,
Karmaşık benliğim dansa kalktı.
Geçmiş ve gelecek karıştı birbirine,
Kuzey rüzgarlarında devşirildim
Güneyin ateşinde fırınlandım,
Toprak,su, hava ile büyüdüm
Aşkolsun ve de hayret,
Aynalara bile bu ne hâl dedirtik,
Kirmanlara verdik bu saçları,
Gün yorgunu bedenlerin sızlanışları,
Kavuşunca geceye, diniyor ağrıları,
Dinmeyen, ne gündüz ne de gece,
Gönül kırgınlıkları, yürek çalkantıları.
Sarı bir sabaha uyandım, içim dışım sapsarı öfke,
Çek çıkar bağrıma sapladığın ucu kırık hançeri,
Yetmez mi kıskançlığının verdiği sonsuz acı,
Ortak düş penceremizin camını taşlıyorsun durmadan,
Cam kırıklarıyla doluyor her taşında gönül odam.
Gözlerin,
Dal'da ki zeytin bakışı,
Boynunu öpüyorum,
Uzanıp dallar arasından;
İçimde sevgi ürpertileri;
Dudaklarında geziniyor dudaklarım.
Dünleri sorguladım bütün gece,
Bu günün açmazlarını kurcaladım,
Geçmişte ne ahlar oflar çekmişim,
Cevaplar aramışım derinlerden,
Dert edinmişim,
Paylaşımsız yüklenmişim.
Gündüz akan zamana inat,
Bitmez bir türlü gece,
Tek başıma kalmışlığımda,
Gün ışımaz, sabahlar olmaz,
Şafak saklanır karanlığın ardına.
Cebimde kelimeler demiş şair,
Benimkiler ben de değil birtanem,
Her birini kıymet bilirsin diye
Yolladım kalemimden, belleğine.
Yaşamışım çokcasına, deli fişek,
Ahh, yüreği hep elin de gezen aşka aşık adam.
Bilirim ki düşlerin sevgi ve aşk kokar kime yazılır şiirlerin diye sorarlar sana, oysa ben bilirim hep sahibini arar durur sahipsiz mısralar.sevgili ağabeyim birikmesin yüreğin de acılı tortular boşalt yüreğini okuyalım şiirlerini.
sa ...