Kim doyar kaç altına, Bilirim, amcam sarraf
Azar azar tırtıkla, göze batmasın beş on
İsraftan mı tasarruf, tasarruftan mı israf
Bir ben bilirim bunu bir de Balatta Mişon
Kanım dondu izlerken atılan iftirayı
Hoş geldin oruç ayı, kavuşturana şükür
Özlemle nazladık yüreklerimiz lerzan
Tekrar müyesser eden Rabbimize teşekkür
Kur’ansız tökezledik, işte geldi Ramazan
Tekne orucu tuttuk daha buluğdan önce
Ben mi çok sevdim seni, kim söylediyse, yalan
Büyülendim sanmışlar, baş döndüren kokundan
Sözüm ona gülüşün kalbimi etmiş talan
Beter vallahi deme, şüyuu vukuundan
Aklımdan çıkmıyormuş, gözlerinin derini
Tek kaşını kaldırdı yattığı yerden bozkurt
Uyuşmuş eklemleri derinlerde ağrıyla
Düş görmüştü, bıldırdı, hiç olmamıştı mankurt
Karmaşık denklemleri boğuyordu sanrıyla
Atamız beklerken fetih
Üzüp vatan mı sataydık
Evlatlara zelil tarih
Yazıp vatan mı sataydık
Soğan olmuş otuz lira
VER ELİNİ
Her gördüğümde resmini
Özenle sakladığım
Kalbimin kilitli arşivinde
Ilık ılık işler içime sevdan
Kendime söz geçiremez aklım
Bilemedim doğru muydu kendimi hatırlatmam
Hayatına sık sık dalıp, ya sıkma beni dersen
Her elime aldığımda telefonu fırlatmam
Ürkmek, ikilemde kalıp, ya usanır gidersen
Kaybettiğim cesareti bulmak için yaşım geç
Damla damla düşsen
Semanın parmaklarından
Yangın dudaklarıma
Yüzümü yalayıp
Teninle tütsülesen
Nicedir kavrulup
Uzaklara takılmış, görme alanım öksüz
Kuruması nasılmış göz pınarlarıma sor
Semadan ıslandığım, damlalar artık göksüz
Rüyaysa yaslandığım, neydi sinemdeki kor
Geleceksen tam gel
Öncüydü belki hararet
Ekinoks, hani mütercim
Bir şeyler anlatmıştı
Oysa hazırdı şartlar
Yağmurların nedense acul değil
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!