Güler yüzün, doğandan
Tasarruf et ellerden
Yalnız bana gülümse,
Yalnız kalmış kalbimi
Sürükleyen sellerden
Çal çal çal
Güzel günlerdi be lise çağları
Kimimiz hızla geçti, teklemeden
Biz mi zekiydik, hoca mı seçkin
Bilirdik ezbere,
Neydi karadenizin dağları
Enis yapıştırırdı beklemeden
Üç aylıkken düştüm ıslak sokağa
Tir tir titriyorum, kulaklar düşmüş
Sanki benden başka çıplak yok aga
Yağmur damlaları, bana üşüşmüş
Sesim pek çıkmıyor, boğuk inleme
Çulu serdim siteye dikizlerim etrafı
Kilimine güvenen hele çıksın karşıma
Uyuşmuşlar mı nedir pek bir ürkek eşrafı
Kalemine güvenen hele çıksın karşıma
Kuşanıp hazırlandım kıspetimi, miğferi
Son geçişim bu belki
Taşkın çöp kutuları arasından
Arka sokaklara zimmetli
Bu, belki son yuvarlanışım
Semt parkının çimenlerinde
Belki
Yükünü omuzlarında hissedersin
Kulunçlarına uzanır baskısı
Tükenir ferin
Taşıyamaz ayakların
Küçücüktür göğün, dibindeyken kanyonun
Mafsalı gıcırdar damperin
Zulüm mastır peşinde, çağdaşlıkta son kerte
Tezi bebek parçası, katliamdan lisansı
Koskoca medeniyet çıkmak üzere perte
Modern ! dünya yanında, hayvanların insansı
Tonlarca bombalarla şehrin üstüne çökmüş
Duydunuz mu hey millet, abilerim ablalarım
Hayatımız karardı, instagram yasaklanmış
Layk layk diye yıllarca, attığım taklalarım
Takibime yarardı, instagram yasaklanmış
Kıçı başı aşıyla, coşmuş onca fenomen
Niçin sevdim seni bilmem, dinlemez kalb-i viranım
Cihanımı aydınlatan karşımda duran cemâlin
İndirdiğin kirpiklerin ruhumdaki feveranım
Hiç sönmesin öyle yansın yıldızıymışça şimâlin
Sevmekteki hadsizliğim bazen korkuturdu beni
Yolumu şaşırmıştım
Kaybettiğimde direncimi
Gözlerinin derininde.
Habersizce nice aşırmıştım
Kalbime yansıyan suretini
Kaç bakışın
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!