insan dağdan inmedi
maymundan da gelmedi
Adem ile Havva'dandır
yedikleri elma haram
Karşında yüce bir dağ
Önünde demirden örs
Vur çekici, inlesin
Tın tın öten ses
Kulaklarda çınlasın
duydum ki ağlıyormuşsun, yokum diye
kavuşamamak tek korkum diye
aşk ihmale gelmez, dedim diye
dönmeyi gururuna yediremiyormuşsun
bir yangın yerinde otel odasında
Kıymık kıymık olmuş halet-i ruhiyem
mum ışığında kaybettim varlıgımı
tırnaklarımla kazıyorım kendi ruhumu
İçimde kaynıyor karanlığın tortusu
ben ki dipsiz kuyularda yonttum kendimi
ele veriyor yitirilmiş düş gibi
elimde olmayanlar
kaç yıl bekledim gönül kapında
bir gün olsun içeri buyur demedin
ben seni severken çılgıncasına
sen bana merhaba bile demedin
yok saydın bana ait ne varsa
Üstümüze saldılar en karanlık geceleri
oysa biz aydınlığı ne çok sevmiştik
bi' işe yaramıyor şiir yazmak,
fakat gene yazıyorum,
güzel bir kız beğenir belki
kuyuya atılmadım köle pazarında satılmadım
ne bir hünerim var ne de yüceyim
serseriyim işte sokak ortasında
kimse önemsemez varlığımı
neymiş tüttürmüşüm birşeyler
Gece köpek havlaması,
Gündüz horoz ötüşleri…
Köyümü verin geri!
Hani… neredesiniz?
Geçti vakitlerin treni,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!