Davul zurna ile gelmişlerdi
İnönü stadyumunun önüne kadar
ve hayallerindeki takımın
stadın önünde heyecanı iki kat artmıştı
Zonguldak’tan gelen Remzi’nin
1 Mayıs 77’de…
Sabah zor oldu dağlarda
Kızıl kanlar akarken
Gencecik bedenlerden
Oyun oyun içinde
Bilal nerede?
uzayıp gitmeden hüzün
bir sabah kovmayı yüreğimden
ne kadar çok istiyorum
bir bilebilsen...
yine yeniden
Sen beni silmişsin aklından
gözlerin kaçtı benden
biliyorum artık yokum sende
acına dalıp gidiyorum…
Sen beni silmişsin bu şehirden
altı kişiydiler altısı da altın yürekli
altın yüreklerinde altı ayrı ufuk vardı
altısını da aynı gecede
altı ayrı evden alıp getirdiler
altın yüreklerini kafeslere kapattılar
altı ayrı hücrede...
sen kokuyorsun her gittiğim yerde
sen akıyorsun her çağlayan nehirde
bense ılgaz kokuyorum,
anadolu yaylalarından gelen
kekik kokuyorum.
yalan yazmaz bizde
Dağ yamaçlarında
sarıya çaldığında renkler
baharı müjdeler çiğdemler
şimdi bizim köyde de
yaylalara giden yolların
dört bir yanında
Yürüyorum,
cebimde kırık cam parçaları
biraz önce şehrin
bir yerinde patlayan bombadan
parçalanmış pencerelerden dökülmüş
elimde kızıla kesmiş kağıt mendiller
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!