Bir Süleyman vardı.
Yoksulluk, yeleleri aldan bir ata bağlayıp
Sürüklüyordu kaval sesi ılıklığıyla hasatlarda.
Çatlamış duvarlarına inat evinin
Taramıştı yine saçlarını yele doğru
İlim harman yeri yiğit olanın,
Hasret kaldım ayazına kışına.
Köyüm derman yeri darda kalanın,
Destan yazdım kayasına taşına.
Köyüm 'KARAGÖMLEK' Sinekli üstü.
Kırık pencerede asılı perde,
Giren her aydınlık dert ekler derde,
Güneş ısıtmıyor şu garip yerde.
Baştan aşağıya kara boyandım,
El açtım Allah'ım Sana dayandım.
Göğe filizlenmiş umut türküsü
Şualar bu bahar bir başka güzel.
Ruhumun gıdası, elimin süsü,
Dualar, bu bahar bir başka güzel.
Kalb-i rahat ile hayatın tadı,
Yarattın zihayatı,herşeye taktın mizan,
Fesubhanallah Yarab! Bu ne müthiş intizam...
(Bursa'1996)
Mecazi aşklar elbet birer birer uçacak,
Bu sebepten muvakkat cisme olur mu iştah.
İstemem dermanını terk edecek mahbubun,
Çünkü dönüş Hakkadır, kalbimiz O'na müştak.
Bulutlar indirmeyin yağmuru!
Görmeden güneşi ıslatmayın.
Ağlamayın bulutlar bu acı halime!
Gözyaşlarınızı boşaltmayın.
Esme deli rüzgar esme!
Bunca yıldır cisminin, hayalinin peşinde
Birgün gerçek olacak o düşe hasretim ben.
Ağlayan kahkahamın tadı ölümden acı
Yüreğimden gelecek gülüşe hasretim ben.
Yediler,bitirdiler medeniyyet uğruna
İnsanı,insanlığı harcadılar yoluna
Zor kapanır yarası bu surdaki gediğin
Akif; dişsiz canavar medeniyet dediğin.
Sivas'1991
Sükuta ermeye gebeyken cismim,
Bir umut ışığı sinemi deldi.
ACİZdir soyadım,İNSANdır ismim,
Şifayı O verdi,derdi O verdi.
Sivas'2007
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!