Hicran illetini taşıma bana
Ne tatmak isterim ne senden duymak
Yılmış hisler dahi vuslattan yana
Sana yakışır mı yanlışa uymak
Mutluluk ezelden,biçilmez paha
Dünyanın gidişi hayra gitmiyor
Ülke ülke savaş her dönem mevcut
İnsanlığa baskı zulüm bitmiyor
Hep başka bahara kalıyor umut
İktidar hevesli gaddar zihniyet
Yabancılaşan sevgiler
İnsanı özünden etmiş
En güzel körpe duygular
Daha tadılmadan bitmiş
Gizli aşikar kalmamış
Yüce Rabbimizin takdiri ile
Buyurduk dünyaya tüm canlar gibi
Belki herkes gibi gelmedik dile
Çok şükür bir canın, olduk sahibi
Kâh yürüyemedik, kâh göremedik
Duvarda bir resim yıllarca kalır
Bakışlar tutulur donuk gözlerle
Gönül hafızayı maziye alır
Hisler yürütülür acı izlerle
Beden takatsizce,ezik bir halde
Hasreti boğan hıçkırıklı sese
Bir meltem olup gelsen ese ese
Özlem duyduğum şu bitmez hevese
Gelip bir baksan,ne haldeyim diye
Senden uzakta dertlerle yaşarken;
Şükürler olsun bir müjde vereceğim
Gurbetten kalmadı artık çekeceğim
Seher yıldızıyla bekle sevdiceğim
Geliyorum işte yarın sabahleyin
Şimdiden sendeyim karşındayım sanki
Bağımdaki çiçeklerin en nadidesi gül
Nasıl sevilmez nasıl tutulmaz sana gönül
Buram buram koklan da avuçlarıma dökül
Nasıl sevilmez nasıl tutulmaz sana gönül
Öyle mümtaz öyle müstesna bir yerin var ki
Gönül kaptırdığım en tatlı ülkü,
Eşi görülmemiş,ey güzel sanem
Aşk adına her şey sende var çünkü
Geçte olsa seni keşfetti sinem
Zahire düştüğün günden beridir
İnsanoğlu,dur demezsen nefsine
İyi kötü arasında kalansın
Yaradanın buyruğundan tersine
Kör şeytanın ilminden ders alansın
Gel nefsini terbiyeye davet et
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!