Çamlıca'dan her şey
ve her yer görünüyor mu sahiden?
Kelimelerin yüreğimden
tırnak gibi çekildiği mesela?..
Ya da işvesi görülüyor mu?
Ya gecenin bir vakti
Dinlendiriyorum şiirimi
Yazgısının yorgunluğunu
Atabilsin diye
Kararmış sayfanın üzerinden
Ve beklesin kelimeler
Avın göğsünü delecek
Gözlerinde mavinin bir tonu.
Sanıyorum
Yüreğinin üzerinden gözlerine,
Gözlerinin içinden yüreğine
Görünen ve görünmeyen
Bir yolda
Mark Twin dedim
Twin mi dedim sonra
Amma da belli be
Didem Madak'ın Ahlat Ağacı'ndan esilendiğin
Hiç özgün olmadı
Dedim hayıflanarak
Takırtısı duyuluyor sessiz gecelerin
Hangi aklı kaçırıyorlar yine kim bilir
Kim bilir hangi rüzgara karşı duruyor
Sırım gibi bir delikanlı
Hangi uğultu fısıldar bilinmeyen sırları
Hangi ufuk uzaklaşır gözlerin menzilinden
Geçemedi rüzgar
kalabalığımın arasından.
Ve gözler kalabalığımın suya
düşen yalnızlığıyla
dinlendi.
Su saatimden akıyor
Bir ağacın dalları arasına
Yerleşememiş yüzler.
Kıvrıldı ucuz hayallerin uçları
Sarıldı hastalar battaniyelere
İsimsizliğimi parçalardı ismi;
En güzel ismi düşerdi kalbime…
Tüm kalpsizliğiyle…
Bu tuzlu göğün yüzü
Hangi yüzün özüdür?
Bu taş kesilmiş şeyin ortasında duran
Hangi gönülden beslenmiş güldür?
Şu az ötede duran yaşlı bakış
Kimin geçmişi, kimin geleceğidir?
Nisanlar gökyüzünde geçici hüzünlere
Temmuzlar ise kalıcı sıcaklara gebe gibi
Duruveriyordu tepemde.
Az evvel okuduğum şiirin şairi
Ölümünden evvel mi bilinmez
Bir hüzün bırakmış
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!