Kimin gücü yeter ki bu aşkı bitirmeye,
Tutkum sana bir ömür sürecek biliyorum.
Belki de ramak kaldı aklımı yitirmeye,
Yüreğim aşktan hesap soracak biliyorum.
Bir gelip bin gitmeler, aklımı yordu gülüm,
kaç geceyi sabah ettim
buz kesmiş yatağımda
solumda sinsi bir acı
hasretin yüküyse kucağımda
gözlerimi çivilemişim tavana
gittiğinden bu yana uykusuz
uyuyor musun sevgilim?
bir çığlık yükseliyor senin için
yankılanmadı mı hala kalbinin odalarında?
ismini haykırıyorum köşe bucak
bıkmadan usanmadan
Önce sabretmesini öğretmişlerdi bize,
Sabır ki her belayı yenip getirdi dize.
Doğru yoldan vazgeçip, yanlış yola sapmadık,
Helalinden kazandık, öyle çalıp çırpmadık.
Nasıl geldim bilmem ki ben bu yaşıma kadar
Aklımda bin bir soru kendi kendimi boğdum
Ömür sandalım ağır yüküm desen hep keder
Belli ki bu vebali taşımak için doğdum
Peşimi bırakmıyor dertler bana öz kardeş
Kim bilir güneşin başını alıp
Hangi ufuklara yol aldığını
Kim bilir gecenin uykuya dalıp
Her sabah ömründen gün çaldığını
Kâle alınmıyor takvimin sözü
Gün gün çoğalarak harlanır közü
Geçtiğin yol efkârlanır, köşelerde izin olur.
Güneş söner, ay darlanır, gökyüzünde sözün olur.
İncitmeden git yolları, soldurma sakın gülleri,
Girdiğin o gönülleri, senden önce gezen olur.
Niçin öyle baktınız suç mu yoksa ağlamak?
Çok rahatsızlık vermem biraz sonra susarım.
Alın yazımda varmış karaları bağlamak,
Siz ki bas bas bağırın ben sesimi kısarım.
Çok güzel rol keserim kimse bilmez halimi,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!