Ağlasam ne fayda ki dedin artık ‘’elveda’’
Giderken şu gönlümü alacağın yok senin.
Yaşanan bu maziye artık ederken veda
Yüzüme son bir defa güleceğin yok senin.
Yalandan bari olsa boynunu bükseydin yar,
Yıkıp parçalayıp,gönül evimi,
Dört yana dağılmış,nar ediyorsun.
Görmezden gelip de,sana sevgimi,
Doğmamış dertleri,var ediyorsun.
Sen kara sevdanın,bilinmez adı,
Yoruldum,tükendim,sevdan yüzünden,
Ben yokum bu aşkta bil bundan sonra.
Bir yıldız gibiydin,düştün gözümden,
Yeni bir sevgili,bul bundan sonra.
Bülbülüm isyanda,derdinden öter,
Mevsimler bak hüzünlü,hiç birinin tadı yok.
Üzerine hep güneş doğacak mı sanmıştın?
Öyle bir acıdır ki, tarifi yok, adı yok.
Dertlerin bir gönüle, sığacak mı sanmıştın?
Sen yanlış yola saptın, yanlış sokağa girdin,
Kurduğum düşleri, yakıp da yıktı,
Canımdan usandım, bıktım ben artık.
En zayıf anımda, yanımda yoktu,
Sabır çizgisinden, çıktım ben artık.
Arayıp halimi, sormaz oldu yâr,
Aşkından çölleri bir mecnun gibi,
Aşıpda yanına gel de geleyim.
Dağı taşı tek tek, bir Ferhat gibi,
Gözümü kırpmadan, del de deleyim.
Özledim yüzdeki gamzeyi beni,
Zaman sessizlik anı yelkovan bize küsmüş
Buluşturmuyor bizi hiçbir vakit dilimi
Zaman sensizlik anı takvimden günler düşmüş
Aylar gelip geçti de hiç tutmadın elimi
Hatıralar çevirir sarar dört bir yanımı
Zümrüd-ü ankamdın, uçtun uzaklara,
Mavi gökyüzünde, sır oldun şimdi.
Hangi alemlerde, düştün tuzaklara,
Hangi masalarda, hür oldun şimdi?
Yaşanan mazide, her şey mi yalan?
Dua gibi dolan hergün dilime,
Bir zeni zikredip,seni anayım.
Kapılıp gideyim duygu seline,
Tek senin aşkına düşüp yanayım.
Herkeslerden ayrı olsun farkımız,
Kurtulmak istedim kaç kere senden,
Kahrolası gönlüm, izin vermiyor.
Hayalinden başka, ne kaldı dünden,
Yıllardır gözlerim, seni görmüyor.
Çile yağmurları ıslattı beni,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!