Bir çocuk ağlaması kadar masum ve sevecen
Fakat baştan çıkaracak kadar kadınsı
Ruhumu okşayan o gülüşün
Ve sözlerin
Bitmesin
Hep giden bir gemide gibiyim
Ayrıldığım sahili unuttum
Varacağım liman meçhul
Nereye sürüklenmekteyim
Ne yelkenler dolusu rüzgarın
Ne de görünmesi karanın
Bazen hiç bitmeyecek sanırsın ya
Hiç doğmayacakmış gibi güneş
Gelmeyecekmiş gibi sabah
Gece uzar da uzar
Yüreğin gamzede
Ve için biraz kanar ya
Yasak nedir dinlemedim
Büyütürken, sana düşkün düşlerimi
Seni hayallerimce sararken gözlerim
Gözlerinin içinde, aşkı yudumlamayı sevdim
Sen, kimsesiz kalmış duygularımın sığınağı
Ben sevmek eylemlerini,
Nazlı nazlı akan Yeşilırmak
Adında kalmış yeşilin
Neydi seni böyle kirleten
İçinden geçtiğin şehirler mi
Yoksa bulaşık eli mi beşerin
Çamur senin rengin olamaz
Bir başka mı yoksa bu gece
İlk defa bu kadar yakınım ölüme
Ve ilk defa bu kadar hazırım
Eyvallah demeye
Heveslerin bitmesiydi bu
Ya da ümitler şimdi bitmişti
Yüreğime değen el
Dokunma bugün bana
Bugün yüreğimde ihtilal var
İhtilal var kalbimin sokaklarında
Artık sokağa çıkmak yasak
Yasak duygular bastırılacak bundan sonra
Bir keman sesi ile sızısı başlar kırgın ruhumun
Ve bir kemancıdan farksızdır boyun büküşüm
Nedense bu akşam da yalnızlığıma sitemlerim
Yalnız bırakana değil, yalnızlığıma tüm sövgülerim
Vuslata dair çiçekler açsa da bazen yüzümde
Vuslat nerede ve ne zaman bilinmezliğinde
Mevsim, yalnızlığım
Aylardan, kimsesizliğim
Günlerden, ümitsizliğimdi
Buz kesmişti duygularım
Donmak üzereydi yüreğim
Sönmek üzereydi hayat ışığım
Saat yine, gecemin sensizlik yarısı
Yalnızlığımın belirtileri çöküyor yüzüme
Sessizliğe bürünüyorum, önce suskunca
Sonra, asi bir rüzgar olup, esiyorum semada
Savuruyorum senden kalan ne varsa
Ve kendimi de bırakıyorum ellerinden
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!