Kumrular dostum benim, güvercinler sırdaşım,
Laklakiyet çağımda, leyleklerdi yoldaşım.
Bir lokma ekmeğimi bölüşürdüm onlarla,
Balkonum boş kalmışsa; o gün pişmezdi aşım.
Martı çığlıklarında İstanbul'u ağlarım,
İpek kanatlarında kesişiyor yıllarım.
Ah İstanbul İstanbul, kir yağıyor üstüne,
Mazide çıkmasaydı sana çıkan yollarım.
Ne aşk kaldı ne gönül Çamlıca tepesinde,
Fetih ruhu çiğnendi Fatih'in Türbesinde.
Kumrular, güvercinler gizli yerlere sindi,
Sanki istilâ vardı yâdın korkak sesinde.
Tüm kültürüm boyandı bir arabesk boyaya,
Diller, lügatler başka; sırtımızda angarya.
Kuşlar toplanın artık, siz taşlayın Esed'i,
Hiç birinden hayır yok kuşatmayı kırmaya,
Ebabil bekliyorlar vatanı kurtarmaya...
08.03.2017
Fatih-İST.
Kayıt Tarihi : 10.3.2017 15:43:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Günün İstanbul Hikâyesi... E.Ö.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!