Kin ve keder doldum
Kalbim ağladı soldum
Sevgisiz yokoldum
Aşka düşman oldum
Ben sorunu buldum
Boşa hayal kurdum
..
YARALI CEYLAN
Bin boğada bir ceylan, yaralanmış inliyor,
Gözlerinin yaşları, sele dönmüş dinmiyor,
Oluk oluk akan kan, vücudunu beliyor,
İnsan insana düşman benim suçum ne diyor?
Benim ete ne gerek, insan neslini yiyor.
..
Herkes herkese düşman kazananda herkes kaybedende bir sonu yok düşmanlığında dostluğunda ne kazanan mutlu nede kaybeden garip ve esrarengiz dünya!
..
Herkesle iyi geçinmeye çalışıyorum. Çünkü düşman olarak bana kaderim yetiyor....
..
10]Ben de, o günü ve o günün Dünya şartlarını, en iyi Gazi anlamıştır, diyorum. Aykırı bir şey olabilir mi? Öyle olmasa idi, Gazi'nin başarısını, hutbe okuttu da, mevlitler verdirdi de, diyerekten belirtmek, söz konusu olur muydu? Mevlit okutmanın, hutbe verdirmeye değin bunların dik alasını, saltanat ve hilafette çok çok yaptı. Ama kaçınılmaz sondan kurtula bildiler mi ki? Gazi hutbe ile doğrulsun du!
Gelelim kurtuluş savaşı arifesinde ve esnasında olan, gerek Çerkez Ethem, gerek Çapanoğlu ve diğer dağa çıkan efelerle ilgili anlatılanlara. Bunlar etrafında örülen efsanelerden bir kaçı şöyle bir genellik tanımlaması üzerine kurgulanmış umut kesmemeye ilişkin beklentiler yaratmadırlar. Bunlar ölmezce olan efsuna şerbetliklerle vardırlar. Herkesin gözü önündedirler, ama görülmezler. Bunlara, kurşun işlemez. Gece kimseler görmeden gidip, düşman sathında düşman kellesi alıp gelirler vs.
Bunlar ve bu gibiden benzer ce olan nesnel gerçekliklerlen ilgili olan, ama nesnel olanı anlamaktan, analiz etmekten üşenip, akıl yormaktan kaçınan kimselerin, sorgusuz sualsiz kiplendikleri abartılı olan efsanevi yanlar taşırlar. Yine bu türden nesnelci anlamaları anlayamamanın ve olaya değin savaş yönetme sanatının başarılarını Atatürk’ten tebid (uzaklaştıran) edenlerin, belki de yakıştırdıkları bulut menkıbeleri vardır. Bu anlatımlar, akademik bir dille söyleşip, analiz ve kuşkuları etrafında, anlamlara varmak, kişi bilgi genişliği ile anlaşılır kılabileceği bir durumdurlar da.
Çanakkale savaşında, komutanlığın (Mustafa Kemal'in) yönetimsel dehası görülmezden gelinip, güya bize yardım eden, düşmanı sarıp yok eden tinsel bulut. Bu bulutun sağladığı güya marifeti Mustafa Kemal'in öznel bilinçli kafasına yakıştıramayanların, Gazi'nin üstün başarısını, kıskanmaları ve küçümsemeleri basitliğidir. Madem öyle idi de, neden 250 bin kişimizin ölmesini beklediler?
..
Açmayın çiçekler, kuşlar mahzun ötün,
Yemin ettik, and içtik.
'' Komam bire fransız seni sağ bütün ''
Bu bayrak uğruna biz candan geçtik.
Ata son sözünü söyledi.
''Kırk asırlık Türk yurdu düşman elinde essir kalamaz''
..
HAYKI R ANADOLU
Yetmiş milyondur seksenbir ilimiz
Aynı mezarlıkta yatar ölümüz
Çeçen, Azer, Kürtçe bizim dilimiz
Haykır Anadol’um Gür çıksın
Sana tuzak kuran düşman yıkılsın
..
Bitlis’in dört bir yanını, düşman kuşatır
Üstadla talebeleri ateş çemberinde kalır
Sağanak yağmur gibi yağdı cephede mermiler
Birer birer şehit oldu, o nur yüzlü talebeler
Çok sevdiği yeğeni Ubeyd, vuruldu sırtından
..
Vatanı için on üç yaşında askere giden,
Çanakkale'de savaşan Bombacı Ali Reşat.
Düşmana bomba atarak vatana hizmet eden,
Çanakkale'de savaşan Bombacı Ali Reşat.
Sırtında olan torbayı bomba ile dolduran,
Düşman siperlerine kadar sokulup saldıran.
..
Eylik ettik düşman olduk birine
Adam dedik ayı çıktı neyleyim
Ziyan gördük pişman olduk yerine
Adam dedik ayı çıktı neyleyim.
Mirascıya mallarımı böl demiş
Saçı varsa birer birer yol demiş
..
Conkbayır dedikleri
Zorlu bir geçit
Düşman vahşetine can mı dayanır
Emer toprağı gömer yüreğine özgürlüğü
Anadolu’nun kahraman yiğitleri
Geliyor yetmiş iki millet sorgusuz sualsiz
..
Gerisi bahane, niyeti değer
Acılar derinmiş, silsen onları
Yarini özleyen, elbette sever
Dost düşman görseydi bütün bunları
Aslında güzeli görebilmektir
Sevmekse sırrına erebilmektir
..
Kendi gül ama gül kokmuyor bu gül...
Diken diken olmuş yüzü ağlıyor...
Bilse güllerin koktuğunu, güldüğünü...
Kıyamet kopacak, kopacak kıyameti...
Bilse ne kadar kıymetli olduğunu,
Bilse kıymetini.
Gülecek yerime... Gülecek kendine o gül...
..
“Öyle bir zaman da yaşıyoruz ki! ”
Yakar da kalpleri, közler dağlatır
Sevda belli değil, aşk belli değil!
Üzerde her saat, başı ağlatır
Düşman belli değil, dost belli değil!
..
Sözün bittiği yer, neresi ola,
Çalışın aksın ter, vermeyin mola,
Taraflar girsinler, artık kol kola,
Düşman çatlatalım, güldürmeyelim,
..
HAKSIZIN KARŞISINDA SUSANLAR BİRER DİLSİZ ŞEYTANDIRLAR.
SİZİ GİDİ İNSANLIĞIN YÜZ KARALARI, GERÇEK SUÇLULAR VE DE GÜNAHKARLAR SİZİ:
Yalancılara inanıp zalimin karşısında susup diz çöküp eğilenler, zulmünü sorgusuz, yargısız alkışlayanlar. Dönekler-yağdanlıklar- yağcılar-yalakalar-zübükler-yanaşmalar-yandaşlar- çanak yalayanlar, kendi nesillerine düşman, nesillerine düşmanlarla çıkarları uğruna dostluk kuranlar. Kutsal mekanlarda din ticareti yapan dinci bezirganlar. Başka ırklara-mezheplere – renklere-görüşlere ve inançlara düşman olanlar. Muaviye Evliliğini kuran Müslümanlığı diye cahillere öğretenler. Ne melanet yaparsanız yapınız, İslamsın beş şartını kayıtsız, şartsız yerine getirende sorgusuz-sualsiz Cennet'e gideceklerine kandırılıp inandırılanlar. Demokrasi, insan hakları ve özgürlük düşmanı olanlar. Ağababalarının ayaklarını yıkayıp ellerini öptüklerinde çok makbul kişi olduklarını zanneden akıl fukarası zavallılar. Güç kimde ise onun postalını yalayanlar işe yaramaz duruma düştüklerinde, sel paklar örneği çöplere atılıp fosseptik çukuruna gömülüp maktul olanlar. Ey haysiyetsiz-kişiliksiz ve yazısı-turası silikleşiverenler, Azda olsa yavaş-yavaş ahlarla, vahlarla sızlanmaya başladınız. Hiç sızlanmayınız:’kendim ettim, kendim buldum’ şarkısını koro halinde söylemeye başlayınız. Üzülmeyiniz yukarıda saydığım meziyetlerinizi sizlerle olduğu sürece, boyunlarınıza daha çok tasmalar takılacaktır. Sizlere acımıyorum, çünkü kulumun memnun olmadıklarından bende memnun olmam diyor Yaradan. Bu ilahi sözü iyi bilesiniz.
Yuh olsun! Oh olsun! Sizler ve sizler gibi insanlığın yüz karası olacaklara. Benim kuşkum-korkum tarihimizin tertemiz sayfalarına kara birer leke olarak geçmenizdir. Çocuklarınızın, torunlarınızın sizlerden utanmaları dır. Gelecekte onurlu- gururlu-kişilikli kuşaklarımızın isimlerinizin üzerlerine tüküre-tüküre tarih sayfalarını kirletecek-siniz...
06 ŞUBAT 2012
Fahri Bulut Rızazade
..
Stratejik önemi-vardır o Telafer’ in
Türlü oyun oynanır-yaramız oldu derin
Bu bölgede yapılan-şu nüfus sayımında
Çoğunluk sağladılar-bundan çıkıyor seda
Amerika vuruyor-o çocuklar ölüyor
Müslüman Türk ağlarken-kahpe düşman gülüyor
Başrolde Barzani var-oynuyor oyununu
..
Toprağı bulamadım durağım taş üstünde
Halimle gezdim durdum dünyayı böyle gördüm
İyiler horlanıyor kötüler baş üstünde
Halimle gezdim durdum dünyayı böyle gördüm
Karanlıklar nedense gökteki güne düşman
Her tarafta her yerde dinsizler dine düşman
..
Bizlere Yüz Yıllık Nefret Ektiler
Allahın suyunu bize parayla
Satanlara karşı direndik durduk
Aynı toprakların çocuklarıydık
Bizleri bizlere düşman ettiler
..
Çanakkale toprakları, al kanlarla yoğruldu,
Eli silah tutan herkes, savunmaya çağrıldı,
Hasta dedikleri millet, canlanarak doğruldu,
Tekmil düşman Çanakkale, boğazında boğuldu.
Çanakkale Çanakkale, düşman seni geçemez,
Namusum demişim sana, kimse paha biçemez.
..